AĞLASUN’DA TARİHİ SU DEĞİRMENİ
Burdur’un Ağlasun ilçesinde kış aylarında yağmur sularıyla faaliyet gösteren bir su değirmeni yaklaşık 300 yıldır varlığını sürdürüyor. Bu değirmende yöre halkı, kendi getirdiği hububatları öğütüyor. İşletmeci Orhan Çiçek, “Enerji kaynağı su. Yazın değirmen kapalı çünkü köylü suyu tarlasında kullanmakta. Yağmur ne zaman yağdı, değirmen o zaman açılır” şeklinde bilgi veriyor. Yeşilbaşköy’deki bu tarihi su değirmeni, kısa süre önce Taşınmaz Kültür Varlığı Listesi’ne dâhil edildi. Kış aylarında yağışların etkisiyle akan su sayesinde değirmenin faaliyet gösterdiği süre yaklaşık 3 ay. Bu süreçte ortalama 5 ton mısır ve buğday öğütülebiliyor.
Değirmenin işletmesi, Ağlasun Kaymakamlığı ve Yeşilbaşköy Muhtarlığı tarafından ihale gerçekleştirilerek yürütülüyor. İhaleden elde edilen gelir, köy muhtarlığının hizmet giderlerinde kullanılıyor. Taş yapı olarak inşa edilmiş olan bu tarihi değirmen, özelliklerini kaybetmeden günümüze kadar ulaşmış. İşletmeci Orhan Çiçek, geleneksel yöntemlerle yöre halkının getirdiği hububatları öğütüyor. Orhan Çiçek, “Su değirmeni 300 yıl önce kuruldu, ancak kimler tarafından kurulduğu bilinmemekte. Muhtemelen köylüler tarafından kurulmuştur” diye belirtiyor.
MEVSİMSEL FAALİYETLER VE İŞ TEMPOSU
Orhan Çiçek, “Adı üstünde su değirmeni, mısırı öğütmek için su olması lazım. Dönme sebebi ve enerji kaynağı su” yorumunu yapıyor. Değirmenin en etkin olduğu dönem ise kış ayları. Özellikle ocak, şubat ve mart aylarında yoğun olarak çalışıyor. Çiçek, “Yağmurlar ne zaman yağdı, değirmen o zaman açılır” diyor. Günde 10 teneke hububat öğütme kapasitesine sahip değirmende bir tenekenin yaklaşık 10 kilo geldiğini ifade eden Çiçek, “Bazen 24 saat çalıştığım günler oluyor. Bu 3 ay boyunca devam ediyor. Çoğu zaman değirmende yatıp kalkıyorum. Talep çok ancak sistem su ile alakalı olduğu için ağır ilerliyor” şeklinde açıklama yapıyor.
GELENEKSEL UNSURLAR VE GELECEK HEDEFLERİ
Müşteriler, hububatlarını bırakıp adlarını ve telefon numaralarını çuvala yazıyor. Unlar hazır olduğunda Çiçek, onları arayıp çağırıyor. “İşimi severek yapıyorum. Bu işi rahmetli babamdan öğrendim. O vefat edince ihaleye girip bu işi devam ettiriyorum. Daha doğrusu değirmeni yaşatmaya ve gelecek nesillere taşımaya gayret ediyorum” diyen Çiçek, yaz aylarında değerli bir turistik merkezi haline gelen değirmenin gezilmesi için açıldığını da ekliyor.