Türkiye’de can kaybı 425’e yükseldi!

Türkiye'de koronavirüs kaynaklı can kayıplarının sayısı 425'e yükseldi. Toplam vaka sayısı ise 20 bin 921 oldu.

18

Koronavirüs Bilim Kurulu üyeleri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile mücadelede son durumu görüşmek için ilk kez video konferans yöntemiyle bir araya geldi.

Görüşme sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca açıklama yaptı.

İŞTE BAKAN KOCA’NIN AÇIKLAMALARINDAN SATIR BAŞLARI

Koronavirüsle mücadelemizde bilinç biraz daha gelişti. Coronanın ne kadar kısa sürede yayıldığını önceki konuşmamızda anlatmıştım. Sağlıklı görünen bir kişi en az 30 kişiye bulaştırmıştı. Bu kişiye virüs taşıyan diyelim. Virüsü en başta taşıdığını kendisi de bilmiyordu. Yanındaki ailesine bulaştırdı. Gittiği hastanedeki muhasebeciye bulaştırdı. Odasındaki temizlik görevlisine bulaştırdı. Temizlik görevlisi ve muhasebeci hayatını kaybetti. İş yerindeki arkadaşına bulaştırdı. O da ailesindeki 5 kişiye bulaştırdı. Bu örneği göz önünde bulundurmanızı rica ediyorum.

Bu kadar kişi gözlem ve tedavi altına alınmadan önce de virüs taşıyordu. Şüpheli görülüp karantinaya alınmadan öncede işlerini sürdürüyorlardı. Arkadaşlarıyla buluşuyor kalabalık ortamlara giriyorlardı. Tespit edilmemiş başka hastalar gerçeğini ilave edin. Yayılımın ne kadar kolay olduğunu hatırlayın. Virüsün yayılım zincirini kıracak, kendimizi izole edeceğiz. Büyüklerimi uyarıyorum evden çıkmayın. Gençlerimizi uyarıyorum, virüsü taşıyıp taşımadığını bilemezsiniz.

Gençlerimizin bizi anlayacağından emin olmak istiyorum. Bilim Kurulu salgının riskle hissedildiği yerlerde daha sıkı önlemler alınması gerektiği kararını aldı. Sayın Cumhurbaşkanımıza bu kararları ilettik.

24 SAATTE 69 KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

Hastalığa karşı zafer elde etmenin yolu yayılmasını engellemektir. Virüsün bütün gücü yayılma fırsatıdır. Virüse bu gücü tanımayalım. Kendimizi izole edelim. Yuvamız en büyük gücümüzdür.

Son 24 saatte 16 bin 160 test yapıldı. 2786 pozitif vaka daha tespit edildi. 20 bin 921 toplam vaka. 69 hastamızı kaybettik.

Nüfusa göre en riskli illerimiz İstanbul, Ankara, İzmir, Konya’dır. 20 yaşından itibaren daha yoğun görüldüğü, erkellerin kadınlara göre görülme oranının daha yüksel olduğunu söylemek istiyorum. Gençlerim hastalığı ya hissetmemekte yada hafif geçirdiğini daha önce ifade etmiştim. Şuan 25 ilde can kaybımız olmadı. En yüksek can kaybımız 210 ile İstanbul.

60 yaş üstünün çok kritik olduğu, yoğun bakımda yatan hastaların %64’ünü oluşturuyor. Hayatını kaybedenlerin %80’i 60 yaş üstü oluşturuyor.

Yoğun bakımdaki hastalarımızın %74.4’ünde en az bir alt hastalık olduğunu görüyoruz. Risk oluşturan hastalıkların başında astım hastaları geliyor. KOAH hastalarımızın 55-90 yaş arasında seyrettiğini görüyoruz. Hastaların özellikle yaş farkı göstermeden vefat edenlerin olduğunu görüyoruz.

“56 İLDE CAN KAYBI YAŞANDI”

İstanbul’da 12 bin 231, İzmir’de 1105, Ankara’da 860, Konya’da 601, Kocaeli’de 500 vaka var. 56 ilde virüs nedeniyle vefat yaşandı.

25 ilde can kaybı yok, 56 ilde hayatını kaybeden vakalar var. En yüksek 210 İstanbul, 27 İzmir, 14 Ankara ve Konya takip ediyor.

“SOSYAL İZOLASYON KONUSUNDA BAŞARILI DEĞİLİZ”

Sosyal izolasyon konusunda çokça çağrı yapmamıza rağmen başarılı olduğumuzu görmüyorum. Başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerimizde uyulmadığını görüyoruz. Belirti vermeyen taşıyıcılar olan gençlerimizin de riski daha fazla arttırdığı ortadadır.

SORULAR VE CEVAPLAR

Maskeyle ilgili biz hastalık belirtisi olan herkesin mutlak maske takması gerektiğini, risk taşıyan vaka sayısı arttığı bölgelerin olduğunu biliyoruz. Bu bölgelerde maske takmaların doğru olabileceği, kalabalık ortamlarda market, pazar yeri, toplu taşıma araçları gibi yoğun ortamlarda maske takılması gerektiği Bilim Kurulunun önerisi.

Geçen toplantıda bahsetmiştim. Özellikle bugüne kadar virüsle ilgili bilgi kaynağımız Dünya Sağlık Örgütü. Birtakım analizlerin yapıldığı yer olan Çin’di. Bir kişinin ortalama 2.6 kişiye bulaştırdığını biliyoruz. Yani biz ortalama bir virüsü taşıyanın 2.6 kişiye bulaştırdığı bilgisini biliyoruz.

Bizim gördüğümüz kendi vakalarımızın analizini yapıyoruz. Dünyaya da bu analizlerimizi göstermiş olacağız. Çin’de yapılan analizlerde binlerle, onbinlerle ifade edilen analiz görmedik. Bu noktada şeffaf olduğumuzu söylemek istiyorum. Sadece İstanbul için söylüyorum, tarama yaptığımız, gördüğümüz bir vakanın kimlere bulaştırmış olduğunu analiz ettiğimiz, İstanbul bir kişinin bulaştırdığı kişi sayısı 16, 2.6 değil.

Biz dünyadaki bilgiyi iyi biliyoruz, Bilim Kurulu da bunu iyi analiz ediyor. Herkesin bulunduğu noktada biraz daha analiz ederek, araştırarak konuşması gerektiğini söylemek istiyorum.

Normalde bulaşıcı hastalıklarla ilgili nasıl gömülüyor ise Covid-19’dan dolayı vefat eden kişilerin de aynı şekilde defnedilmesi gerekiyor.

Maske, eldiven ve önlük kullanılarak devamında kefenleniyor ise, benzer şekilde burada da aynı durumun olduğunu birkaç defa yazıyla bildirdik. Bu konuyla ilgili hem İçişlerine hem Diyanet İşleri Başkanlığı’na yazı gönderdik. Burada farklı uygulamanın olmadığını tekrar ifade etmek istiyorum.

Bu boyutuyla gündeme gelmesi çok istemediğimiz bir durum. Gönül hiçbir sağlık çalışanımızın kaybedilmesinden yana değil. Benim de gönlümde en az şehit olarak geçmesi yatar. Bu önümüzdeki günlerde gündeme gelebilecek konu. Bu kadar söyleyeyim.

Bilim Kurulu’nun daha üst düzeyde daha tedbirleri sıklaştıran önerisi oldu. Bunu sayın Cumhurbaşkanımıza sunduk. Bununla ilgili açıklama bugün yapılmış olur. Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirleri. Çin’den gelen ilaçla ilgili uygulamada yoğun bakımdaki hasta için daha uygun olacağı şeklindeydi. Önümüzdeki üç beş gün içerisinde daha net söylemek mümkün olur. İki gün önce alınan karar gereği entübe edilen hastalar için tercih etmiştik. Bu ilaç için solunum sıkıntısının başladığı dönemde faydasının daha fazla olduğunu gördük. Onunla ilgili ilaç algoritması buna göre değiştirilmiş oldu.

Havada kaldığı yönüyle ilgili yapılan araştırmanın detaylarını bilmiyoruz. Bununla ilgili geniş kapsamlı çalışmalar yok. Bulaşıcılığın çok yüksek olduğunu, bildiğimiz 1 metre mesafeden biraz farklı olduğunu sadece söyleyebilirim. Önümüzdeki zaman diliminde vaka sayısının artmasıyla birlikte yapılacak analizlerle bunu söylemek mümkün olabilir.

Özellikle semptomu olan vakalar için yapılması gerektiğini bir algoritmamız var. Bu ortamda şu an pozitif olan kişiler olabilir. Bilim Kurulu’nda da bu virüsü taşıyan kişiler potansiyel olarak her zaman olabilir. Bu konuyla ilgili semptomu olan arkadaşlar testlerini yaptırmış oluyorlar. Bir arkadaşımızın bilim insanımızın böyle bir durumunu olduğunu söyleyebilirim.

Ekipman konusunda eksiklik oluşturmama konusunda gayret ettiğimizin çabası içinde olduğumuzu söylemişim. Bazı kurumlarımızın kendi farklı uygulamaları olabilir. Bunun doğru olmadığını çalışan bütün sağlık personelimizin mutlak ihtiyacının giderilmesi gerektiğini, bize bildirdiklerinde gideriyoruz.

Umreden gelenler de yurtdışından gelenlerden farksız olduğunu söyleyebilirim. Yurt dışından gelenlerin arasında umrecilerin oranı yüzde 16’ydı. Bunun dışında Bilim Kurulu’ndaki arkadaşlarımız birtakım açıklamalarda bulunuyorlar. Bir sözcü seçilmesi gibi olmadı bu zamana kadar. Birçok arkadaşımız ekrandan vatandaşımızı bilgilendirmek noktasında gayret ve çaba içinde oldular. Şöyle bir eksiklik olduğunu görüyoruz. Önümüzdeki günlerde daha çok vakaların konuşulduğu bir dönemden farklı olarak psikolojik yönü, sosyolojik yönü, istatistiki boyutlarıyla, din sosyolojisi boyutuyla farklı bir ekibin, grubun oluşacağı hazırlık içindeyiz. İkinci yeni süreçte olabilecek etkileri, tramvayı da gündemde tutabilecek ikinci kurulda önümüzdeki günlerde sizlere duyurusunu yapacağız. Hazırlıkları yapıyoruz.

Bizdeki analizlerin farklı olduğunu bununla ilgili bilgilendirmeyi DSÖ’ye yapıyoruz. İki gün önce Avrupa direktörü ile görüştüğümüzde bu anlamda en sağlıklı bilgileri veren ülke olduğunu ifade etmiş oldular. Şu an İstanbul’da 1 kişinin 16 kişiye bulaştırdığı yönünde bizim bilgilerimiz. Tabii ki birtakım simülasyonlar yapıyoruz. Daha enfeksiyonun, salgının başındayız. Temas ve izolasyonun, mesafenin çok önemli olduğunu, herkesin bu dönemde mümkünse evinde kendisini izole etmesini ve dışarı çıkmamasını vatandaşımızdan ricamız. Lütfen zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayın.

Sadece İstanbul değil bu anlamda riskli gördüğümüz bölgelerle ilgili genel anlamda Bilim Kurulunun önerisi oldu sayın Cumhurbaşkanımız bu konuda açıklamayı yapacaklardır