Nurdoğan Arkış, Haber Aktüel’in “Bir Başka Alem” programına konuk oldu.
Hilal Çavdar’ın sorularını yanıtlayan Nurdoğan Arkış, “Mümkün adlı kitabınızda okurun kendisine ve yaşantısına yeni bir gözle bakmasını söylüyorsunuz. İnsan kaybettiği özgüvenini, özsevgisini yeniden kazanabilir mi ?” sorusunu şu cümlelerle yanıtladı:
“İnsanın değişim yolculuğu her zaman mümkündür. Bunun için önce ne olmak istediğinizi seçeceksiniz, ondan sonra bu olmak isteğiniz şeyin bilgisine vakıf olmalısınız. Ve kendinize “niye bunu yapmak istiyorsun” diye sorun. Ama bunu yaparken başkalarına beğendirmek gibi bir kaygıyla yola çıkarsanız bu zaten özgüveninizde bir eksiklik olduğu anlamına gelir. Örneğin kilo vermek istiyorsunuz. Bunun cevabı başkaları beğensin diye değil sağlıklı yaşamak için olmalı. Peki bu anlamlandırmayı nasıl yapacak insan? Bu yol için emek ve mücadele vererek. Bu bir günde olacak bir durum değil fakat doğru bilgi sahibi olarak, emek vererek olacak bir iş. Ben de kendisini sevmeyen biri iken kendimi bu konuda eğittim ve sonradan özgüvenimizi ve sevgimizi kazanabileceğimizi bütün araştırmalardan da görebiliyoruz.”
“Eskiden çocuğun adı yoktu, şimdi ise anne babanın adı yok” diyen Arkış, Hilal Çavdar’ın “yeni jenerasyon anneleri olarak çocuklara sınır koymakta zorlanıyoruz. Onlarla doğru iletişimi kurmak için ne yapmalıyız?” sorusuna da yanıt verdi:
“Çok önemli bir konu bu. Eskiden çocuğun adı yoktu. Babam da beni 3 numara olarak tanıştırırdı. Şimdi ise nerdeyse anne babanın adı yok. Her şey çocuğa endeksli ayarlanıyor. Çocuk nereye gitmek isterse, ne yemek isterse, nereye tatile gitmek isterse ve ne yapmak isterse ona göre ayarlayan arkadaşlarım var. Anne baba tüm dikkatlerini “çocuk acaba ne isteyecek” diye yöneltiyorlar. Havaalanında gördüğüm bir aile sahnesinde önde ağlayarak giden bir çocuk ve arkasında tedirgin ebeveynleri çocuğu takip ediyor. Sürekli anne, baba ve anneannesi bir şeyler sunuyor çocuğa ve çocuk şiddetle karşı geliyor kraliçe edasında. Biz böyle durumlarda ne yapmalıyız peki? Tutarlı ve kararlı bir şekilde “seni ağlarken anlayamıyorum. düzgün konuşursan seni anlayabilirim ve dinlerim” deyip çocuğun karşısında el pençe durmamak lazım. Çocuğun beynini doğru yönlendirmek lazım gelişim için.”
Nurdoğan Arkış ile yaptığımız röportajın tamamını yukarıdaki videodan izleyebilirsiniz.