DAVADA SANIKLARIN SAVUNMALARI
‘Yenidoğan Çetesi’ davasında, “çocuğu öldür” şeklinde ifadeler kullanan hemşire, Mahkeme Başkanı’nın sorusuna, “Evet çirkin bir cümle” yanıtını veriyor. İstanbul’da bebekleri anlaşmalı özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek haksız kazanç sağlamak ve bebeklerin ölümüne neden olmak suçlamasıyla 47 sanığın yargılandığı dava, dünkü oturumda devam etti. Milliyet’ten Çiğdem Yılmaz’ın aktardığına göre, dünkü duruşma tutuklu sanık Hemşire Hasan Basri Gök’ün ifadesiyle başladı.
BEBEK SEVKLERİ VE MÜŞTERİ İKNA STRATEJİLERİ
Gök, “Bebek sevkleri tıp merkezlerinden, 112’den ya da tanıdık doktorlardan oluyordu. Normalde 20’de bir gelecek hastayı hemen çıkarıyorlardı” ifadesini kullandı. Mahkeme Başkanı’nın, “Aileyi nasıl ikna ediyordunuz?” sorusuna, Gök “Aileye de ‘112 ile uğraşmayalım, sizi bekletir. Bu hastaneye gidelim, yer bulduk’ diyorlardı. Gözümle gördüğüm bir şey yok ama kimse hayrına bir şey yapmıyordu. Bebek başına 5 bin lira alıyordu” şeklinde yanıt verdi.
PARA ALIMI HAKKINDAKİ İFADELER
Dinleme kayıtlarında yer alan bir bebeğin ailesinden para alınmasını içeren sözlerle ilgili soruya Gök, “Bu bebek tıp merkezinde doğdu. Hastaneye sevki yapıldı. Aileden 38 bin ya da 40 bin lira aldık. 25 bin lira hastaneye verdik. Geri kalan parayı Fırat Sarı aldı. Doğukan ve bana sadece yemek parası verdi. Bu bütün özel hastanelerde dönen bir şey. Hastalar da SGK’dan para almak için normalden daha uzun hastanelerde yatırılıyor” açıklamasını yaptı.
SANIK GÖK’ÜN AÇIKLAMALARI VE TEPKİLER
Mahkeme Başkanı’nın, “‘Mehtap çocuğu öldür. 50 satürasyonlu bebek mi olur?’ diyorsun. Mehtap da sana, ‘Öldüreceğim de öldürsem de dert’ diyor. Nedir bu konuşma?” sorusu üzerine Gök, “Evet çirkin bir cümle” dedi. Bebeği görmediğini belirterek “50 satürasyonlu demek, bebeğin sürekli kalbinin durup yeniden canlanması demek” sözlerini sarf etti. Mahkeme Başkanı, “Normalde böyle hemen bırakır mısınız bebeğe müdahaleyi” diye sorunca, sanık “Normalde böbrekler ve ciğerler iflas edince bırakılır” yanıtını verdi.
BEBEKLE İLGİLİ ÖNEMLİ SORULAR VE CEVAPLAR
Mahkeme Başkanı’nın, ölen siyahi bebekle ilgili sorusuna Gök, “Öldüğünü fark etmemişler. Zamanında baksalar bebek yaşıyor olurdu” dedi. Savcının, “140 bin lira kalp hastasından para alıp âlem yapacağınızı söylüyorsunuz, bu doğru mu?” sorusu üzerine Gök, “Kendi aramızda yapılan saçma bir sohbetti, ameliyat olmadı zaten. Biz de almayız” şeklinde konuştu.
BEBEK YOĞUN BAKIM HEMŞİRESİNİN SAVUNMASI
Sonrasında bebek yoğun bakım hemşiresi ve tutuklu sanık Deniz Korkmaz savunma yaptı. Korkmaz, “Hakkımdaki suçlamaların hiçbiri somut delile dayanmıyor. İşin komik tarafı bu davanın başında CİMER şikayetini ben yaptım. Davanın tutuklusu da benim” ifadelerini kullandı.
DAVADA KÜLTÜREL REPLİKLER VE SORUŞTURMALAR
Mahkeme Başkanı, Korkmaz’a, “Devleti soymak milleti soymaktan şereflidir” diyerek hatırlattı. Bunun Kurtlar Vadisi’nde geçen bir replik olduğunu söyleyen Korkmaz, “Hastane yönetimleri yoğun bakımlara ciro artsın diye baskı yapıyordu. Burada hata hastanın eşya gibi görülmesi” dedi. Korkmaz, Mahkeme Başkanı’nın “Gıyasettin ile görüşmen var. ‘Bir tane bebek alacak’ demişsin” sorusuna ise, “Yoğun bakıma bebek geleceği zaman bana bilgisi gelirdi. Parayı alan ben değilim. Yoğun bakımda verdiğim sağlık hizmeti dışında dahlim yok” yanıtını verdi.
KAR PAYI İDDİALARI
Mahkeme Başkanı’nın “Fırat Sarı’nın kurduğu sistemde yüzde 40 kar aldığını söylemişsin” demesi üzerine Korkmaz, “Şirketin büyük olduğunu bilmiyordum. Rahatsız oldum ve üzerimden alınmasını söyledim” dedi. Hastaları para olarak gören bir zihniyeti bitirmek için CİMER’e şikâyette bulunduğunu vurgulayan sanık, “Pişman değilim. Hiçbir hastanın canına karşı kasti eylemde bulunmadım. Vicdanım rahat” dedi.
Duruşmanın ardından, savunması alınan ambulans şoförü kontrole tutuklu Hüseyin Gündüz de, “600 liraya aldığım ilaçları, bin liraya sattım” ifadesini kullandı. Savunmalar sonrasında duruşma, bugün saat 09.30’da yeninden görülecek.