BAŞKAN DAVUT ÇUHADAR UMUTLU

Osmaniye, Akdeniz'i Güneydoğu'ya bağlayan köprü il. Türkiye nasıl dünya için konumu önemli bir ülke ise Osmaniye'de Türkiye için önemli ve ciddi bir konum iltifatına tabiidir. Osmaniye'yi ortadan ikiye ayıran, Güneydoğu'ya ve Akdeniz'e pazarlayan Musa Şahin Bulvarı esasen kentin stratejik açıdan ne denli önemli bir alanda olduğunu ispatlıyor.

 

Osmaniye Belediye Başkanı Davut Çuhadar, “Osmaniye Çukurova'nın parlayan yıldızı olacak” diyor. Osmaniye'ye gidenler görüyor ki, Osmaniye gerçekten de parlıyor.

 

***

 

Başkan Davut Çuhadar'la Belediyenin organize ettiği köşe yazarımız Murat Kekilli'nin konseri için gittiğimiz Osmaniye'de, makamında buluştuk. Osmaniye'nin sıcaklığı Başkanın tebessümüne sirayet etmiş. Başkanın samimiyetini beşinci dakikadan sonra daha iyi idrak edebiliyorsunuz.

 

Radyo Akdeniz'in Genel Müdürü Mahmut Şahin ile beraber sıkı bir sohbetin çay tadında başlangıcını veriyoruz. Ben soruyorum, Başkan kendinden emin cevaplıyor…

 

 

*** 

Röportaj: Muaz Kalaycı, Genel Yayın Yönetmeni

Redakte: Kıymet Yeşilmen, Röportaj Redaktörü

 

***

 

— Evliya Çelebi'nin “İnşallah bu İsneyin (Osmaniye) bir şehr-i azim olur” diye dua ettiği Osmaniye, gerçekten büyük şehir olabilecek mi?

 

Evliya Çelebi demek ki o zaman Osmaniye'yi çok küçük görmüş. Ben Osmaniye'nin Büyükşehir olacağına inanıyorum ama ticaretin gelişmesi şartıyla…  Osmaniye'nin ticareti gelişirse, büyürse şehir de büyüyecektir. Şehrin ekonomisi büyürse şehir de büyür.

 


       

                      Çuhadar, Yeşille Mavinin Kucaklaştığı Osmaniye'nin Başkanı…

 


OSMANİYE'NİN GELECEĞİ AYDINLIK

 

— “Osmaniye Çukurova'nın Parlayan Yıldızı” diye bir slogan duyduk. Parlayan yıldıza siz ne taktınız? Cumhuriyetin 80. yılında Başbakan Recep Tayip Erdoğan'ın katılımı ile seksen fabrikanın temeli atıldı. Bu gelişen ekonominin işaretleri mi?

 

Belediye başkanı olduğum günlerde Osmaniye'nin Çukurova'nın parlayan yıldızı olacağını söylemiştim. Bunu inanarak söylüyorum. İnanmadığım şeyi zaten söylemem. Sayın Başbakanımızın temelini attığı bu seksen fabrikanın hayal ürünü olmadığı ortaya çıktı. Organize sanayi de bir karış boş yer yok. Osmaniye organize sanayisini bırakın şuan da Kadirli Organize Sanayisinde de ikinci bölüm bitti. Kadirli Organize sanayisi 1200 dönüm üzerinde bir tane boş fabrika alanı kalmadı. Tabii bir işletmenin devreye alınması, bir hazırlık dönemi geçirmesi, işletmenin büyümesi zaman alıyor. Biranda olmaz bu işler, biranda gökten fabrika yağmaz. Yağsa bile bir anda o büyük üretimleri yapamaz. Kökleşmesi, kurumsallaşması zaman alır. Kendileri büyüyecekler, gelişecekler, serpilecekler ve Osmaniye ekonomisine katkı sağlamaya başlayacaklar. Şuanda fabrikalarda 3000 civarında işçi çalışmaya başladı. Yarın bu fabrikaların bir tanesi 3000 işçi çalıştıracak. Yıldız karanlıkta görünür ama Osmaniye'nin geleceği aydınlık. Yani ışık görülmüştür.

 


       

                      Başkan, Fırsatını Buldukça Çocuklara da Zaman Ayırıyor…

 


OSMANİYE'DE YÜKSELEN BİNALAR, ÜNİVERSİTE BİNALARI

 

— “Ben 2010 Yılı'na kadar Osmaniye'de 2 üniversitenin kurulmuş olacağını düşünüyorum. Birden fazla üniversitesi olacak Osmaniye'nin, Osmaniye bunu hak ediyor'' diyorsunuz bir beyanatınızda. Osmaniye bunu kaldırabilecek alt-yapıya, üst yapıya sahip mi?

 

Korkutata Üniversitesi bir slogan gibiydi. Düşünme aşamasında bir projeydi. Düşünmekle yapmak aynı şey değil. Korkutata Üniversitesinin doğuşunu bugün bu hükümet gerçekleştirdi. Üniversite 2008 yılında öğrenci almaya başlayacak. O aman bu inancımı ifade etmiştim. Kendi kendime muhakeme yaptım. Bu muhakemeden çıkan sonuç; devlet üniversitesinin kurulmamasını, ikincisi özel sektörün veya vakıfların bu işe duyarsız kalmasını beklemek mümkün değil. Osmaniye'deki yatırımları sadece devlet yapmıyor, özel sektör de yapıyor. Bütün büyük dershaneler Osmaniye' de şube açıyor. Dershanecilik çok pahalı bir iş… Bütün büyük dershanelerin olduğu bir ortamda özel sektör üniversitesi niye olmasın? Osmaniye'nin belirli bölgelerinde yükselen binaların üniversite binaları olduğunu düşünüyorum. Çünkü bu yapıların binaları ilkokul, ortaokul, lise ölçeğinde binalar değil. Kale gibi dev binalar yükseliyor. Biz de onlara imarlarında, çalışmalarında yardımcı olduk. Bugün bu görüntüler üniversite binası görüntüsü, kimse kendini kandırmasın. Yapılar kampus şeklinde yapılıyor.

 


       

                      O Hem Bir Belediye Başkanı, Hem Bir Abi, Hem de Bir İşçi…

 


OSMANİYE'NİN TOPRAĞI ÇOK VERİMLİ BİR TOPRAKTIR

 

— Osmaniye denilince tüm Türkiye'de akla hemen yerfıstığı geliyor. Fıstık'ta üretim ve ihracat durumları nasıl?

 

Çukurova denilince akla sadece pamuk, fıstık gelmiyor. Şimdi yağ bitkileri, endüstri bitkileri akla gelmeye başladı. Osmaniye'nin toprağı çok verimli bir topraktır. Osmaniye toprağının % 50'si ormanlık, geriye kalan %50 tarım arazisidir. Yani Türkiye'de böyle bir bölge yok. Osmaniye'de birkaç bin aile ekmeğini fıstıktan yiyor. Fıstık mağazalarından kadınlar ucuz iş gücü olarak eleme yapıyor. Fıstık tarlalarında üretim yapılıyor. Osmaniye'de üretilen bu fıstığın tamamı Osmaniye'deki pazarlamaya yetmiyor. Fıstık sektörü üreticisi ve pazarlamacısı belli olmayan bir sektör. Osmaniye'de 20 civarında işletmeci var. Fıstıkla ilgili fabrika kurmuşlar. Şimdi bunlar fıstıkçı ama bunların dışında gerçekten fıstıkçılığı işleten bir sektör yok. Bizde buna öncülük edelim istedik. Cevdetiye bölgemizde bir yer bulduk. Orada şimdi fıstıkçılar sitesi kuruldu. Yani site haline geldikleri zaman bunun en azından pazarlamacısı belli oluyor. Buna da öncülük ettik, o siteyi esasında oluşturan güç Osmaniye Belediyesi'dir.

 

— Osmaniye'nin işsizlik sıralamasında 2.il olduğu söyleniyor. Gerçekten bu boyutlarda bir işsizlik var mı ilde?

 

Doğrudur. Var.

 


       

                      Çuhadar Başkan Sadece Tebessüm Etmiyor, Ettiriyor da…

 


TÜRKİYE'DE İŞSİZLİK DEĞİL MESLEKSİZLİK VAR

 

— Belediye olarak ne gibi bir çözüm üretilebilir bunlara veya bir halk, belediye dayanışması mı gerekli olan… Yoksa daha farklı bir uygulama mı yapılması gerekiyor işsizliğin azaltılması için?

 

Buna biz işsizlik demeyelim, aslında bu mesleksizliktir. Türkiye'de işsizlik yok. Türkiye'de mesleksizlik var. Belediyeye iş için gelen her 6 kişiden üçü belediyenin çayhanesinde çaycı olmak istiyor. Ellerinde meslek yok.

 

ARTIK ÇARPIK KENTLEŞMEYE İZİN VERMİYORUZ

 

— İlinizi zaman zaman ziyaret eden köşe yazarları İlin 'asosyal' bir yapıya sahip olduğunu söylüyorlar. Bu görüşlerde doğruluk payı ne kadar? Sosyal faaliyetler konusunda halka ne gibi alternatifler sunulabilir?

 

Dışardan gelen bakış açıları Türkiye'nin her tarafını, dünyanın her yanını görüyor. Doğrudur, asosyal bir yapı var olmuştur, çarpık kentleşme olmuştur. Bunlar Osmaniye'nin gerçeğidir. Bizim bu asosyal yapımız, çarpık kentleşmemiz, vizyonsuz gelişimimiz sosyoekonomik ve sosyokültürel gelişmemizi etkilemiştir. Artık Osmaniye'ye büyük firmalar gelmeye başladı, şube açmaya başladı. Osmaniye'de artık çarpık kentleşmeye izin vermiyoruz. Dünya ölçeğinde gördüğüm şehirleşme modellerini Osmaniye'ye taşımaya çalışıyorum.

 


       

                   Belediye Başkanı Görünen Parlak Işığı mı İşaret Ediyor Dersiniz?

 


DEVLET BAHÇELİ'Yİ SEVER SAYARIM

 

— Üç buçuk yıldır kendine koyduğu kriterlerle belediye başkanlığını sürdüren Davut Çuhadar, Osmaniyeli olduğu halde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi yıkarak belediye başkanı oldu. Ama son genel seçimlerden MHP de 1. parti olarak çıktı. Genel seçimdeki bir sonuçta MHP Osmaniye'de güçlendi olarak görülüyor. Bu tablo dahi bir 2. Davut Çuhadar zaferi mi ufukta görünüyor?

 

Medyada “Devlet Bahçeli'ye karşı seçimi aldın” diye yazdılar. Ben bu seçimi Devlet Bahçeli'ye karşı almadım. Devlet Bahçeli benim okuduğum üniversitenin hocalarından birisiydi. Kendisini yaklaşık 30 senedir tanıyorum. 30 senedir merhabam olan, hatırımı sayan bir insan. Ben de kendisini sever, sayarım. Osmaniye için hakikaten görevde bulunduğu süre zarfında iyi şeyler yapmıştır. Bir takım yatırımların gelmesine vesile olmuştur. Bunu göz ardı etmemek lazım. Altını çizerek söylemek istediğim bir cümle var. 'Ben Osmaniye'de dengelerin adamıyım.' Bu şehrin dengeleri var. Ben Osmaniye'de dengelerin anahtarı konumundayım.

 

ZORKUN'DA BOŞ YATAN NÜFUSU ÜRETKENLİĞE DÖNÜŞTÜRECEĞİM

 

— Zorkun Yaylası'nın nüfusu yazın 100 bini buluyor. Bu nüfus artışı Osmaniye'ye ne gibi artılar-eksiler getiriyor?

 

Zorkun bizim yüz yıllık yaylamız. Zorkun Yaylasına yüz bin insan çıkıyor. Yayla da haliyle alt yapı ihtiyaçları hâsıl oluyor. Su, yol, tuvalet gibi ihtiyaçlar ortaya çıkıyor. Sağlık ihtiyaçları çıkıyor. Yani şehirdeki ihtiyaçların hepsi halk ile birlikte oraya çıkıyor. Yıllardır Osmaniye Belediyesi buraya hizmet vermiş. Oradaki dernekler halktan para toplayıp bu hizmetleri yürütmeye çalışmışlar. Bayındırlık Bakanlığı'na gittik, yaylalarımızı mücavir alana alarak hizmet götürmek için müracaatımızı yaptık. Bayındırlık Bakanlığı olumsuz yanıt verdi. Biz oradaki zorlukları fotoğraflarla, belgelerle anlattık. Zorkun, Olukbaşı, Ürün Yaylalarını mücavir alana aldık. Yolunu yaptık. Şimdi suyunu getiriyoruz. Zorkun'da meslek edindirme kursları açıp, orada boş yatan nüfusu üretkenliğe dönüştüreceğim.

 

OSMANİYE'Yİ BÜYÜK ŞEHİR YAPACAĞIZ

 

— Şehre meydan yapıldığını gördük. Meydan kuruldu ama muhakkak orada aktiviteler de olacak.

 

Şimdiye dek Osmaniye'de hiç kimsenin aklına bir meydan düşüncesi gelmemiş. Meydan şehirleşmenin ilk adımıdır. Köylerde bile meydan vardır. Hiç kimse meydanlaşma ihtiyacı hissetmemiş. Ben dedim ki şehirleşmenin öncüsü meydandır, her şey meydan da ortaya çıkar. Meydan şehrin nabzı, meydan şehrin kalbi, meydan şehrin beyni, meydan şehrin mührüdür. Biz sadece meydan yapmadık. Biz Osmaniye'yi büyük, modern bir şehir yapacağız.

 

…bitti!

ÖNEMLİ

Röya, Muaz Kalaycı’nın sorularını yanıtladı

Röya, Haber Aktüel Genel Yayın Yönetmeni Muaz Kalaycı'nın sorularına cevap verdi. Azerbaycan'daki evinde Haber Aktüel ekibini misafir eden Röya, Karabağ zaferine ilişkin de açıklamalar...

Oksy Avdalyan, Muaz Kalaycı’ya konuştu: Çok şanslıyım

Son birkaç yıldır sosyal medya çok farklı bir mecraya evrildi. Eğlence anlayışımızdan tutun da sosyalleşme tekniklerimize kadar her şeyimiz değişti. Bu değişimin merkezindeki araçların...

Daha Fazlası!