MHP Trabzon Milletvekili Koray Aydın, kendisinin de Yüce Divan'da yargılanarak aklandığını hatırlatarak, "Ben Yüce Divanı bir sığınma yeri olarak gördüm ve öyle olduğunu her zaman ifade ediyorum. Suçlu olmayan her insana oraya gidip aklanmayı tavsiye ederim, tabi o yürekleri o cesaretleri varsa" dedi.
Bayındırlık ve İskan Bakanı olduğu dönemde İhaleye fesat karıştırmak, haksız mal edinmek ile görevini kötüye kullanma suçlarından Yüce Divan'da yargılanan ve aklanarak beraat eden eski bakan ve şuan MHP Trabzon Milletvekili olan Koray Aydın, 4 eski bakan hakkında meclis soruşturma komisyonunun Yüce Divan'a 'hayır' kararını değerlendirdi.
"BELKİ BİR EL YUKARIDAN MÜDAHALE ETMİŞTİR"
Aydın, "Dün soruşturma komisyonunun verdiği karar komisyonun toplantısının düne ertelenmesiyle belli olmuştu. Belli ki bir el müdahale etmiştir. Şunu söylemek lazım. Soruşturma komisyonu savcılık görevi yapıyor. Bir el yukarıdan buna müdahale ederek soruşturma komisyonunun özgür iradesiyle karar almasını engellemiştir. Burada bu kararı veren 9 arkadaşımız adına büyük üzüntü duyuyorum. Çünkü savcılık görevi üstlenmiş insanların vicdanlarını ipotek altına alması özgür irade beyanında bulunamaması onlar adına büyük bir talihsizliktir. Tarihe bu şekilde çok kötü anılarak yazılacaklardır" dedi.
"ANLADIK Kİ AKP'Lİ ARKADAŞLARIN ABDESTLERİNDEN ŞÜPHELERİ VARMIŞ"
Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: "Uzun zamandan beri AKP'li arkadaşlar bizim abdestimizden şüphemiz yok diyorlardı. Dünkü karardan anladık ki abdestlerinden şüpheleri varmış. Çünkü yargı önüne çıkmaları halinde bunların ceza kesin yiyecekleri şeklinden AKP'li milletvekili arkadaşlarımızda da bir kanaati var. Biz kendileriyle de konuşuyoruz. Bu iş suçüstü yapılmış bir durum. İftira yok, kumpas yok her şey delillendirilmiş."
"KENDİ ATADIKLARI ÜYELERE BİLE GÜVENEMEMEK ASLINDA SUÇLULUĞUN İKRARIDIR"
Bir gazetecinin, AK Parti içinde 'Yüce Divan'a güvenmiyoruz' yönünde açıklamalar olduğunun hatırlatılması üzerine Aydın, "Yüce Divan Anayasal bir kurumdur. Buna güvenip güvenmemek gibi bir itirazınız olamaz. Yüce Divanın üye sayısı 17'ye çıkarıldı. 17 üyenin 13 tanesi AKP iktidarı döneminde bir önceki Cumhurbaşkanı ve şimdiki sayın Cumhurbaşkanı tarafından atandı. 4 kişisi eski. Kendi atadıkları üyelere bile güvenememek aslında suçluluğun ikrarıdır. Suç o kadar sabit ve net bir şekilde deliller ortaya konmuş ki, 'kendi gönderdiğimiz insanlardan bile buradan bir ceza çıkar ve bizde millet önünde hırsızlık yaparken yakalanan insanlar olarak tarihe geçeriz ve bunun utancını taşıyamayız' korkusunu taşıyorlar. Ama bu aldıkları karar aslında kendilerini bu söylediğim duruma düşürmüştür. Utanılacak bir durum. Ben inanamıyorum bir siyasal iktidar hukuku, adaleti çiğneyerek o arkadaşlara kendilerine ifade hakkı vermemelerine, onlara, ailelerine, çocuklarına ve bu partiye oy verenlere bana göre hakaret etmek, onların samimi düşünceleriyle alay etmektir" diye cevapladı.
"O YÜREKLERİ, O CESARETLERİ VARSA GİDİP AKLANSINLAR"
'Sizde Yüce Divanda yargılanmıştınız?' sorusuna Aydın, "O dönemdeki yargılama süreciyle şimdiki süreci görüp izlediğimizde ben hayretler içerisinde kalıyorum. Ben Yüce Divanı bir sığınma yeri olarak gördüm ve öyle olduğunu her zaman ifade ediyorum. Niye sığınma yeridir. Yani haksızlığa uğramış insanlar kendilerini ifade edebilecekleri bir zemindir orası. Çünkü devletin en tepesinde oluşmuş olan bir Anayasal kurumdur. Oraya seçilen insanlar sıradan insanlar değildirler. Mutlaka hukukun, adaletin terazisine uyarak karar alabilecek vicdanlara sahip olduklarına ben yürekten inanıyorum. Orada hem yargılanan kişi, hem de yargılayanlar, hukuk, delil toplamada hareket alanları serbest olmakta, kendisini rahatça ifade edilecek bir ortam bulunmaktadır. Suçlu olmayan her insana oraya gidip aklanmayı tavsiye ederim, tabi o yürekleri o cesaretleri varsa" dedi.