AHŞAP SANATINA OLAN İLGİSİ
Sinop’un Gerze ilçesinde yaşayan 57 yaşındaki Mithat Tuzcuoğlu, çocukluk döneminden bu yana duyduğu ahşap sanatına olan ilgisini, emekliliğinde kurduğu atölyede gideriyor. Dikmen’de doğan Tuzcuoğlu, ahşap sanatına olan tutkusuyla ilk ve ortaokuldan sonra Gerze Meslek Lisesi Mobilya ve Dekorasyon Bölümü’ne kayıt yaptırdı ve burayı okul birincisi olarak tamamladı. Üniversite sınavını kazanarak Hacettepe Üniversitesi Ağaçişleri Endüstri Mühendisliği Bölümü’ne girmeyi başaran Tuzcuoğlu, maddi sıkıntılar nedeniyle eğitimine devam edemedi. Askerliğini tamamladıktan sonra Karayollarında memur olarak çalışmaya başlayan Tuzcuoğlu, 28 yıl süren bu görevden 2018 yılında emekli oldu.
ATÖLYESİNDE EL SANATLARI YAPIYOR
Emekliliğinin ardından küçük yaşlardan beri sahip olduğu heyecanı yaşatmak ve ahşap üzerine çalışmalar yapmak amacıyla bir atölye açan Tuzcuoğlu, günlerini atıl ağaç ve keresteden çeşitli ürünler ve dekoratif eşyalar üreterek geçiriyor. Mithat Tuzcuoğlu, AA muhabirine ahşap işçiliğine olan ilgisini küçük yaşlarda geliştirdiğini aktardı. Üniversitedeki eğitim sürecinin yarıda kalması nedeniyle profesyonel bir eğitim alamadığını vurgulayan Tuzcuoğlu, boş zamanlarında yaptığı çalışmalara devam ettiğini ifade etti.
YAYGINLAŞMA HEDEFİ VE EL EMEĞİ ÜRÜNLERİ
Ahşap sanatına karşı olan merakının hayatı boyunca sürdüğünü belirten Tuzcuoğlu, “1984 yılında okul birincisi olarak üniversiteye başladım ancak maddi yetersizlikler yüzünden devam edemedim. 1,5 yıl Hacettepe Üniversitesi’nde kaldım. Sonrasında 1990’da Karayollarına memur olarak girdim” şeklinde konuştu. Tuzcuoğlu, çalıştığı süre boyunca ahşap işleriyle daima ilgilendiğini ve bulunduğu şehirlerdeki ahşap el sanatları atölyelerini ziyaret ettiğini dile getirdi. Gerze’deki atölyesini açtığında bu alanda pek az kişinin bulunduğunu kaydeden Tuzcuoğlu, “Ahşap ürünlerde önce kendi tasarımlarımı yaptım. Kişiye özel tasarımlar da elime alıyorum. Zaman zaman bu eserleri sergiliyorum ve satış tezgahları açıyorum” dedi.
Yaptığı tüm ürünlerin el emeği ve göz nuru olduğuna dikkat çeken Tuzcuoğlu, “Amacım, ahşap el sanatlarının yaygınlaşmasına katkıda bulunmak. Yapmak isteyenlere elimden gelen yardımı sağlıyorum. Köylerdeki yanmakta olan bir ahşabı geri dönüştürdüğümüz oluyor çünkü her ahşabın bir hikayesi var. Doğadan ve kereste fabrikalarından aldığım ahşaplarla ayna, sehpa, raf, dolap gibi ürünler yapıyorum. Bazen kendim tasarım yapıyorum, bazen de insanlar fotoğraflar göndererek ‘Böyle bir şey mümkün mü?’ diyor. Bizde ‘yok’ diye bir kelime yok. Yavaşça ama kaliteli işçilikle ilerliyoruz.” Tuzcuoğlu, atölyesinde ağaç sanatına olan tutkusunu yaşatırken aynı zamanda ürettiği eşyaları satarak bütçesine de katkı sağladığını sözlerine ekledi.