PİSIDIA ANTAKHEİA ANTİK KENTİ’NDE ÖNEMLİ BİR BULUŞ
Isparta’nın Yalvaç ilçesinde yer alan Pisidia Antiokheia Antik Kenti’nde gerçekleştirilen kazı çalışmalarında, kanser hastalığına karşı kullanıldığı düşünülen yengeç figürü ve iyileşme yazıları taşıyan bir amulet gün yüzüne çıkarıldı. Bu eser, Helenistik Dönem’e ait olduğu değerlendirilen antik dönemin inanç ve tedavi yöntemlerine dair önemli bilgiler sunuyor. Yalvaç’taki kazılarda “kanser hastalığına karşı yapılmış bir amulet (kolye)” keşfedildi. Aedilicus Tepesi’nde, kilise çevresinde yapılan kazılarda bulunan amulet, kazı ekibi tarafından en ilginç ve eşsiz eserlerden biri olarak değerlendiriliyor.
AMULETİN KANSERİ İLGİLENDİREN TARİHİ ÖNEMİ
Yapılan incelemeler, amuletin antik dönemde kanserle ilgili inanç ve tedavi yöntemlerine ışık tuttuğunu ortaya koyuyor. Eserin bir yüzünde yengeç figürü, diğer yüzünde ise iyileşme dileklerini ifade eden yazılar mevcut. Antik dönemlerin ünlü hekimi Galen’in, kanserli tümörlerin çevresindeki damarları yengecin bacaklarına benzetmesiyle, bu hastalığın Yunanca “yengeç” anlamına gelen “karkinos” ifadesinden türediği biliniyor. Helenistik Dönem’den MS 4. yüzyıla kadar kullanıldığı bilinen bu gibi taşların, Mısır, Anadolu ve Mezopotamya kökenli olduğu belirtiliyor. Pisidia Antiokheia’da bulunan amulet, günümüze kadar en iyi korunmuş ve en anlamlı örneklerden biri olarak değerlendiriliyor.
TARİHSEL SÜREÇTE AMULETİN KULLANIMI
Bölgedeki araştırmacılar, eserin kilise tarihinden çok daha eski bir döneme ait olduğunu ve uzun yıllar boyunca değişik kişiler tarafından kullanıldığını tahmin ediyor. Değerli bir taş olan ‘gemma’dan yapılan amulet, kanser hastalığına iyi geldiğine inanıldığı için büyük bir özenle korunmuş ve kullanılmış. Araştırmacılar, 10. yüzyılda bu bölgeye düşürülmüş olabileceğini bildiriyor.
BATIL İNANÇLARLA BAĞLILIĞI
Amulet, dönemin batıl inançlarına dair önemli bir belge niteliği taşıyor. Kanser gibi tehlikeli hastalıklara karşı insanların umutlarını bu tür nesnelere bağladığı anlaşılıyor. Bulunan eser, antik dönemde hastalıkların tedavisi ve inanç sistemleriyle ilgili yeni bilgiler sunması açısından büyük önem taşıyor. Kazı ekibi, eserin detaylı incelemesinin devam ettiğini ve sonuçların arkeoloji dünyasına önemli katkılar sağlayacağını ifade ediyor.