El kitabı haline getirilerek 81 ilin valiliklerine gönderilen genelgede özetle şu çarpıcı başlıklar yer aldı:
– Şiddetle mücadele alanında deneyimli, müdür, sosyal çalışmacı, psikolog, kolluk görevlisi, sağlık personeli gibi personelin, görev yerinin sık değişmesini önlemek için gerekli önlemler alınacak.
– Mağdura yönelik iş ve işlemler, kişilerin kendilerini rahat hissedebilecekleri, fiziki koşullar olarak uygun ortamlarda, bu alanda eğitim almış, tercihen kadın personel tarafından gerçekleştirilecek.
– Şiddet uygulayanların geçmiş suç ve mükerrer şiddet kayıtları kolluk birimleri tarafından analiz edilecek. Vaka bazlı çalışılacak.
– Mağdurun hayati tehlikesinin bulunması halinde, talebinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, geçici koruma altına almak da dahil olmak üzere, yaşama hakkının korunmasını sağlamak amacıyla gerekli işlemler yürütülecek.
– Kanun kapsamında haklarında tedbir kararı verilenlere “tabanca, yivsiz av tüfekleri, spor ve nişan tüfek ve tabancaları” taşıma-bulundurma izni verilmeyecek. Mevcut olan varsa tedbir kararı kaldırılıncaya kadar tabanca ve tüfekleri muhafaza altına alınacak.
– Koruyucu veya önleyici tedbir kararlarının alınması ve yerine getirilmesi aşamasında, şiddet mağduru ile şiddet uygulayan arasında uzlaşma ya da arabuluculuk önerilmeyecek.
– Firar ya da tahliye durumlarında, şiddet mağdurlarına yönelik koruyucu-önleyici tedbirler, kurumlar arasında koordinasyon sağlanarak ivedilikle alınacak.
– Asayiş alanında görev yapan kolluk görevlilerine eğitim verilecek.