ANAYASA MAHKEMESİ’NİN YENİ KARARI İLE BİREYSEL EMEKLİLİK DÜZENLEMELERİ İPTAL EDİLDİ
Resmi Gazete’nin bugün yayımlanan kararına göre, Anayasa Mahkemesi (AYM), 7319 sayılı Sigortacılık ile Diğer Bazı Alanlara İlişkin Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’da yer alan bireysel emeklilikle ilgili bazı düzenlemelerin iptalini değerlendirdi. AYM’nin kararında, bireysel emeklilik sistemine ait mevcut emeklilik taahhüt planlarındaki birikimlerin aktarımında, kazanılacak süre ile emeklilik hakkı kazanma yaşı gibi esasların Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirleneceği ifade edildi. İptal isteminin gerekçesi ise bireysel emeklilik sisteminin sosyal güvenlik sisteminin bir parçası olduğunun belirtilmesiyle ortaya kondu.
BİREYSEL EMEKLİLİK VE SOSYAL GÜVENLİK HAKLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ
İptal talebinde, bireysel emeklilik sisteminin sosyal güvenlik sistemiyle bağlantılı olduğu, dolayısıyla bu sistemde yapılan aktarımlar sonrasında kazanılacak emeklilik yaşının belirlenmesinde idarenin yetkisinin Anayasa’ya aykırı olduğu ifade edildi. Dava konusu kurallarla yapılan düzenlemenin, sosyal güvenlik hakkı kapsamında kalan kişilerin emeklilik işlemlerinde uygulanacak usul ve esasları belirleme yetkisinin idareye verilmesi, Anayasa’nın gereklerine uygun bulunmadı. Bu durum, sosyal güvenlik hakkıyla ilgili düzenlemelerin ancak kanunla yapılabileceğine işaret etti.
KARARDAKİ AÇIKLAMALAR VE GEREKÇELER
Yüksek Mahkeme, iptale karar verirken, iptali istenen düzenlemenin emeklilik taahhüt sözleşmesi bulunan bireylerin bu sözleşmelerinin bireysel emeklilik sistemine aktarımında, emeklilik hakkını kazanabilmeleri için gerekli şartların Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından belirlenmesine olanak tanıdığını belirtti. AYM, bu durumun, sözleşme özgürlüğünü sınırladığı sonucuna vardı.
Gerekçeli kararda, idarenin bireylerin emeklilik hakkını elde etme şartlarını düzenlemek için geniş bir takdir yetkisine sahip olduğu ve bu durumun yasal bir çerçeveye oturtulmadığı vurgulandı. Anayasa Mahkemesi, yukarıda belirtilen gerekçeler doğrultusunda, kuralların Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptallerine hükmetti.