HUKUK VE ADALET SİSTEMİNE VURGU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen Adli Yargı Hakim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hakimleri Kura Töreni’ne iştirak etti. Erdoğan, hukuk ve adalet sistemine dair açıklamalarda bulunarak, “Milletimizin taleplerine göre adalet sistemimizi sürekli güncelliyor, tıkanan noktaları açıyoruz.” dedi. Yargıya kimsenin müdahale edemeyeceğine dikkat çeken Erdoğan, “Yargıyı baskı altına almaya çalışmak sorumsuzluktur.” ifadelerini kullandı.
ADALET TEŞKİLATINDAKİ ARTIRMA
Erdoğan, sözlerine devam ederek, “Göreve yeni başlayacak adayımızla birlikte adalet teşkilatımızdaki hakim ve cumhuriyet savcılarımızın toplam mevcudu da 25 bin 695’e çıkmış oldu.” şeklinde bilgi verdi. Adaletin haklıyla haksızı ayırmayı ve haklıya hakkını teslim etmeyi sağlamak olduğunu vurgulayan Erdoğan, “En derin krizlerle boğuştuğumuz günlerde bile adalet pusulasından şaşmadık. Hedefimiz sürdürülebilir adalet ilkesi.” diye konuştu.
HAK VE ADALETİN ÖNEMİ
Hak ve adalet kavramlarının vazgeçilmez olduğuna işaret eden Erdoğan, “Hukuksuzlukları bir bıçak gibi kesip atmalısınız.” ifadesini kullanarak, adalet kapısından geçip hakkını alamayan her bireyin vebalinin bütün toplumun üzerinde olduğunu belirtti. “Bir dönem tek parti faşizmin 27 Mayıs’tan itibaren darbeci zihniyetin etkisinde kalan yargı eski Türkiye’nin yargısıdır.” diyerek, yaşanan sorunları hatırlattı.
YARGIDA EŞİTLİK VURGUSU
Erdoğan, yargı süreçlerine müdahale etmeye çalışan bazı çevrelerin eski Türkiye’nin hayalini kurduğunu ifade ederek, “Hukuk dışı alanda gazetecilik yapmak, at oynatmak istiyorlar.” dedi. Bu grupların insan onuruna ve mahremiyete saygı göstermediğini vurgulayan Erdoğan, “Türkiye’de kimse layüsel değildir.” ifadeleriyle yargının herkes için eşit olduğunu vurguladı.
YARGIYA MÜDAHALEYE TAHAMMÜL YOK
Son olarak, yargının işini yapması için destek olunması gerektiğini belirten Erdoğan, “Yargıya intikal etmiş süreçlerin siyasi malzeme haline getirilmesi, hakim ve savcılarımızın baskı altına alınması, hedefe konulması sorumsuzluğun daniskasıdır.” dedi. Türk yargısının yalnızca Türk milleti adına karar verdiğini ve bunun kimse tarafından değiştirilemeyeceğini ifade etti.