FINLANDİYA DÜNYANIN EN MUTLU ÜLKESİ
Finlandiya, üst üste sekizinci kez dünyanın en mutlu ülkesi olarak belirlendi. Uzmanlar, bu başarıda doğaya erişim ve güçlü sosyal yardım sisteminin önemli katkısı olduğunu düşünüyor. Birleşmiş Milletler’in (BM) bu seneki Dünya Mutluluk Raporu’nda Finlandiya, İskandinav ülkeleri arasında zirvede yer alırken, Latin Amerika’dan Kosta Rika ve Meksika ilk 10’a girmeyi başardı. İngiltere ve ABD ise sıralamada 23 ve 24. sıralara geriledi. Peki, mutluluğun doğası nedir ve daha mutlu olmanın yolları nelerdir? Mutlu hissetmenin bilimsel temeli, vücudun iyi hissetmesini sağlayan dört hormonun dengeli bir karışımına dayanıyor: Dopamin, oksitoksin, serotonin ve endorfinler. Herkes yaşamı boyunca ruh sağlığı sorunları ile karşılaşabiliyor ama vücut kimyasını dengeleyerek daha iyi hissetmek için yapılabilecek küçük adımlar mevcut.
STRESİ AZALTMANIN ÖNEMİ
Psikoterapist Owen O’Kane, stresin azaltılmasının öncelikli olduğunu vurguluyor. Meşguliyet kültürünün mutsuzluğa yol açtığını söyleyen O’Kane, “Yıllar boyunca daha üretken iş kültürü gibi daha çok şey yapmaktan bahsettik ama bunun yerine daha az şey yapmanın ve meditasyon ya da farkındalık çalışmalarının faydalarına yönelik çok fazla delil var.” diyor. Sürekli açık olma kültürü, anksiyete sürecine bağımlı bir nesil meydana getiriyor. O’Kane, birçok insan için bu bağımlılığın bir uyaran ve yatıştırma ya da kaçış ile bir arada geldiğini belirtiyor.
DUYGUSAL YORGUNLUĞUN BELİRGİN SEMPTOMLARI
Psikoterapist Dr. Claire Plumbly, stresin zamanla biriktiğini ve bu birikimin küçük bir olayın bile bardağı taşırabilecek son damla olabileceğini söylüyor. Dr. Plumbly, bu taşmanın bir uyarı niteliği taşıdığını belirtiyor: “Tükenmişlik özünde strese bir tepki. Her şeyden geniş deneyim yelpazesini kaybettiğinizde hissettiğiniz bitkinlik, halsizlik ve ruhsal yorgunluk.” Rahatsızlık, kayıtsızlık hissine dönüşebiliyor ve bu özellikle ebeveynler ve bakıcılar için endişe verici. Dr. Plumbly, hislerinizi Dünya Sağlık Örgütü’nün tükenmişlik skalasında ölçerek bir perspektif kazanmanızı öneriyor. “Üçün üzerinde puan alanlar tükenmişlik aralığına giriyor.”
KRONİK STRESİN GÖSTERGELERİ
Nörologlara göre, kronik stres vücutta belirti göstermeye başlıyor. O’Kane, birçok kişinin tansiyon ve göğüs sorunları yaşayabildiğini ve vücudun “kısıtlanmış ve uyarılmış, tehditle yüzleşmeyi bekler” hissettiğini ifade ediyor. Bu belirtiler arasında ağrılar, bilinç bulanıklığı ve nefes darlığı da bulunuyor. Danışanlarıyla bu gerilimi salıverme teknikleri üzerinde çalışan O’Kane, yürüyüş yapmayı veya beyni sakinleştiren mantraları tekrarlamayı öneriyor. “Mesele, yalnızca birkaç dakikalığına da olsa vücudun gevşemesine izin vermek.”
DOĞADA ZAMAN GEÇİRMENİN FAYDALARI
Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Ajansı’nın (EPA) verilerine göre, her beş Amerikalıdan biri dışarıda günde 15 dakikadan daha az zaman geçiriyor. Ancak dışarıda geçireceğiniz zamanı artırmak, ruh sağlığına önemli faydalar sağlıyor. Dr. Plumbly, “Dışarı çıktığınızda telefonunuzu evde bırakın ve yolda beş dakika vakit geçirin.” diyor. Küçük geçiş anları, sıfırlanmak için bir fırsat sunuyor. Dr. Plumbly, doğanın izlerini görmek ve güvenli alanlar olarak yorumlamak için sinir sistemimizin eğitildiğini vurguluyor.
ŞARKI SÖYLEMEKTEKİ KİMYASAL FAYDALAR
Birçok araştırma, dijital detoks ve doğada zaman geçirmenin stresi azalttığını göstermekte. Lancet Journal’da yayımlanan bir çalışma, ‘orman banyosu’ ile geçen zamanın Japon ofis çalışanları için ‘iyileştirici’ olduğunu belirtiyor. University College London (UCL) tarafından yapılan deneyler, şarkı söylemenin akciğer kapasitesini artırmanın yanı sıra ruh halini iyileştirip bağışıklık sistemini güçlendirdiğini gösteriyor. Dr. Daisy Fancourt, şarkı söylemenin stres hormonu seviyelerini düşürdüğünü belirtiyor.
GERÇEKSOSYAL İLİŞKİLERİN ÖNEMİ
Sosyal medya kullanımının, bağlantıları güçlendirebilmesine rağmen, kendimizi başkalarıyla karşılaştırmakta yarattığı stres ve baskıyı arttırdığı kanıtlandı. Leeds Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, katılımcıların telefonlarını Covid öncesine göre daha fazla kullandığını gösteriyor. Psikiyatrist Robert Waldinger, “İyi ilişkilerin bizi daha mutlu ve sağlıklı kıldığı, yalnızlığın da ölümcül olduğu” tezini aktarıyor. Dolayısıyla, telefon yerine yüz yüze ilişkiler kurmak, ruh sağlığı için daha faydalıdır.