Galibaf: ABD’nin Zorbalık Tavrı Devam Ediyor

GALİBAF’IN KONUŞMASI

İran Meclis Başkanı Muhammed Bakır Galibaf, başkent Tahran’daki Dünya Kudüs Günü yürüyüşü sonrası cuma namazının kılındığı alanda bir konuşma yaptı. Galibaf, Filistin meselesinin sadece İslam dünyasını değil, tüm insanlığı etkilediğini belirtti. “Bu süreç, Filistin halkının yerinden edilmesi, soykırım, hapis, suikast ve işkenceyle büyük bir zulme dönüşmüştür. Bu durum, Batı toplumunun söylemleri ile eylemleri arasındaki büyük çelişkinin bir göstergesidir. Yaşanan bu olaylar, Batı medeniyetinin alnına kazınmış bir utanç vesikası olarak kalacak” ifadelerini kullandı.

DİRENİŞ CEPHESİ VE İSRAİL

Galibaf, direniş cephesinin yalnızca İsrail ile değil, onu destekleyen küresel güçlerle de mücadele ettiğini vurguladı. “Eğer karşılarında sadece Siyonist rejim olsaydı, bu rejim bir hafta bile ayakta kalamazdı. İsrail, dış destek olmadan kendi içinde bir güç barındırmayan, ayakta tutulmaya muhtaç bir yapı. Aslında Siyonist rejim, küresel güçlerin ve özellikle ABD’nin bölgedeki bir katliam makinesi ve sağlanan silah, istihbarat ve siyasi destekle varlığını sürdürüyor” dedi.

ABD’NİN MÜZAKERE POLİTİKALARI

Galibaf, ABD’nin müzakere söylemi aracılığıyla İran’ı savunmasız bırakmayı hedeflediğini dile getirdi. “Tehdit altında yapılan bir müzakere, aslında bir baskı ve dayatma girişimidir. ABD, sadece İran halkının ekonomik haklarını yok saymakla kalmıyor, aynı zamanda savunma gücümüzü de elimizden almak için müzakere söylemini kullanıyor. Ancak milletimiz, düşmanın taleplerini zorla kabul ettirmeye çalıştığı bir müzakerenin, savaşın başlangıcı olduğunu iyi biliyor. Hiçbir bilinçli ve cesur millet böyle bir dayatmayı kabul etmez” şeklinde konuştu.

TRUMP’IN MEKTUBU VE CEVABI

İran Meclis Başkanı, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran Dini Lideri Ayetullah Hamaney’e yazdığı mektuba da değindi. Galibaf, “Mektupta yaptırımların kaldırılmasına dair hiçbir somut öneri yok. ABD Başkanı’nın tavrı tamamen zorbalık. Kendi müttefiklerine bile küçümseyici bir şekilde efendi-köle ilişkisiyle hitap ediyor. Ancak İran halkı ne aldatılabilir ne de zorla bir şey kabul ettirilebilir” ifadelerini kullandı.

Galibaf, ABD’ye de bir uyarıda bulunarak, “Biz halkımızın desteği, bilge liderimiz ve her zaman hazır olan silahlı kuvvetlerimizin savunma gücüyle sahada dimdik duruyoruz ve hiçbir tehditten korkmuyoruz. ABD’liler de kendi savunmasızlıklarını çok iyi biliyor. Eğer İran’a saldırmaya kalkarlarsa bu, barut fıçısına atılan bir kıvılcım gibi olur ve tüm bölgeyi ateşe verir. O zaman onların ne askeri üsleri ne de müttefikleri güvende kalır” şeklinde konuştu.

TRUMP’IN İFADELERİ

ABD Başkanı Donald Trump, Fox Business’a verdiği röportajda, İran dini lideri Ali Hamaney’e mektup gönderdiğini aktardı. Röportajda, Hamaney’e gönderdiği mektupta İran ile nükleer bir anlaşmayı müzakere etmek istediğini söyleyerek, “Umarım müzakere edersiniz dedim, çünkü bu İran için çok daha iyi olacak. Diğer alternatif ise bir şeyler yapmak zorunda olduğumuzdur. Çünkü başka bir nükleer silaha izin veremezsiniz” dedi. Trump, İran’ın müzakere etmemesi durumunda yaşanacak olumsuzluklara da değinerek, “Eğer İran müzakerelere girmezse, onlar için çok kötü olur. İran’ın nükleer silahları olmamalı. Başka seçenekler de mevcut” şeklinde konuyla ilgili düşüncelerini paylaştı.

Trump’ın mektubu, Birleşik Arap Emirlikleri Devlet Başkanı Şeyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan’ın Danışmanı Enver Gargaş tarafından Hamaney’e iletilmişti. İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ise Trump’ın mektubuna verilen yanıtın 26 Mart Çarşamba günü Umman aracılığıyla iletildiğini duyurdu.