YENİ SIKIYönetİM İLANI VE GENÇLERİ ETKİLEYEN DURUM
Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol’un dün gece kısa süreli sıkıyönetim ilanı, geçmişten gelen jenerasyonlar için tanıdık olsa da, birçok genç Güney Koreli için ilk kez karşılaşılan bir durum oldu. Uzun bir süredir ülke içerisinde devam eden huzursuzluk ve karışıklık, bu tür bir yönetim değişikliği ile sonuçlandı.
TARİHİ MUHALİF PROTESTOLAR VE DARBELER
Güney Kore, 1948’de kuruluşundan itibaren birçok lideri sıkıyönetim ilan etti. En son ve en çok hatırlanan olay ise 1979’da gerçekleşti. O dönemki Devlet Başkanı Park Chung-hee, siyasi protestoları bastırabilmek amacıyla sık sık sıkıyönetim uyguluyordu ve öldürüldükten sonra, yerine geçen Chun Doo-hwan, 1980’de sıkıyönetim ilan ederek tüm siyasi etkinlikleri yasakladı, okulları kapattı ve muhalifleri tutuklattı.
Gwangju kentinde başlayan protestolar sonucunda Chun, silahlı araçlar ve paraşütle inen birlikler gönderdi. Resmi rakamlar 191 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtirken, bazı aileler ise bu sayının çok daha yüksek olduğunu iddia etti. Gwangju olayları, Güney Kore’nin demokrasiye geçişindeki önemli bir dönüm noktası oldu ve birçok kişi bu olayların Anayasa değişikliği için bir talep oluşturduğunu düşünüyor.
Chun, 1988’e kadar iktidarda kaldı ve Gwangju’daki protestoları “Kuzey Kore’nin yönlendirdiği bir ayaklanma” olarak nitelendirdi. 1996 yılında Chun ve destekçisi Roh Tae-woo, 1979’daki darbeyle ilgili yargılandı. 1993-1998 yılları arasında görevde olan Devlet Başkanı Kim Young-sam, bu yargılamaların Güney Kore için yeni bir dönem başlattığını belirtse de, 1997’de her ikisi için af kararı aldı.
Kim, affın “ülkeyi birleştirmek için alındığını” savundu ve sözcüsü Shin Woo-jae, affın “ülke tarihindeki en temiz ve en adil başkanlık seçimlerinin gerçekleştirildiği dönemde, ulusal uzlaşmayı teşvik etmek ve ekonomik zorlukları aşmak için ülkenin enerjilerini bir araya getirmek amacıyla” verildiğini açıkladı.