HSBC GLOBAL RESEARCH RAPORU
HSBC Global Research, Türkiye’nin ekonomik uyumunun genel olarak olumlu bir seyir izlemeye devam ettiğini aktarıyor. Ödemeler dengesi dinamiklerinde kayda değer bir iyileşme sağlandığını vurgulayan HSBC, enflasyonun ılımlı bir seyir izlese de hala yüksek seviyelerde bulunduğunu ifade ediyor. Banka, bugün yayınladığı “Yeniden dengelenme hikayesinde sırada ne var?” başlıklı raporunda, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın (TCMB) politika duruşunda ihtiyatlı kalınmasının önemine değiniyor ve “Gevşemenin ancak gelecek yıl rahat bir şekilde başlayabileceğine inanmaya devam ediyoruz” diyor.
ENFLASYON VE POLİTİKA YAPICILARININ ROLÜ
HSBC raporunda, Türkiye’nin makro uyumunun üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen, yakın dönem görünümünde yapıcı bir yaklaşım sergilediklerini belirtiyor. Ancak, politika yapıcılarının Türkiye’de yaşanan kademeli yeniden dengelenme ile ilgili olası risklere dikkat etmeleri gerektiğini düşünüyorlar. Raporda, yüksek enflasyonun uzun süre devam etmesinin, enflasyonun yerleşik hale gelme olasılığını artırdığına ve dolayısıyla hedeflenen seviyeden daha zor bir sabitlenme süreci oluşturduğuna dikkat çekiliyor. Türkiye’nin enflasyonu, 2019’un 4. çeyreğinden bu yana tek haneli rakamlara inmemiş durumda. İkinci çeyrekte yaşanan yavaşlamanın ardından, üçüncü çeyrekte enflasyon dinamiklerinde sınırlı bir iyileşme gözlemlenmiştir.
GEVŞEMENİN ZAMANI VE BELİRSİZLİK
Ağustos ayında Merkez Bankası Başkanı, faiz indirimlerinin değerlendirilebilmesi için 4. çeyrekte aylık enflasyonun %1.5’in altında olması ve enflasyon beklentilerinin bankanın tahminleriyle uyumlu hale gelmesi gerektiğini belirtmişti. Eylül ayında, enflasyon ivmesinin aylık bazda %3’e yaklaştığı ve enflasyon beklentilerinde daha da az bir iyileşme yaşandığı görülmüştür. Bu bağlamda, gevşemenin yalnızca gelecek yıl sağlanabileceği inancını koruyoruz. Mali sıkılaştırmanın enflasyonu düşürmede etkili olacağı ve az önce açıklanan orta vadeli programın, yetkililerin 2025 yılına kadar GSYH’nin %1,7’si oranında mali konsolidasyon hedeflediğini ortaya koyduğu ifade ediliyor. Ancak, bu görünümde belirsizlikler sürmektedir.
DIŞ CEPHEDEKİ GELİŞMELER
Veri ve analizlere göre, dış cephede olumlu gelişmeler yaşanmaktadır. Cari açık daralmış, sermaye girişleri hız kazanmış, yerleşik tasarruflarda dolanım azalmış ve Merkez Bankası kayda değer miktarda rezerv biriktirmiştir. Mart 2024’taki en düşük seviyeye kıyasla brüt döviz rezervleri 25 milyar ABD doları artarken, swap borçlanması hariç net dış varlıklar 100 milyar ABD doları artmıştır. Bu faktörler, Türkiye’nin fonlama sorunlarıyla karşılaşma riskinin büyük ölçüde azaldığını göstermektedir. Ancak, ekonomi halen artan petrol fiyatları, küresel talep zayıflığı, jeopolitik gerilimler ve risk iştahındaki olumsuz değişimlerden etkilenme riski taşımaktadır. Kaynak: Foreks Haber Merkezi