SEKTÖRÜN 2024 YILI HEDEFİ
İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği Başkanı Mehmet Şanal, sektörün 2024 yılında 7,14 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini belirtiyor. Salgın sonrasındaki ekonomik durgunlukların sektörü olumsuz etkilediğini ifade eden Şanal, Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin ocak-aralık dönemi verilerine atıfta bulunarak avro/dolar paritesindeki düşüş ve reel kur dengesinin enflasyonun altında kalmasının sektörün rekabet gücünü zayıflattığını söyledi. Ancak, sektör geçen yıl bir önceki yılki ihracat rakamını korudu. Şanal, “Tüm ürün gruplarında ülkemizin ihracatı ise geçen yıl 261,9 milyar dolar seviyesinde oldu” diyor. İklimlendirme sanayi olarak genel ihracattan aldıkları payın yüzde 3,2 olarak sabit kaldığını belirten Şanal, yıl sonu hedefinin 7,8 milyar dolar olduğunu, ancak döviz kurlarının enflasyonun altında kalmasının bu hedefi zorlaştırdığını aktararak, “Firmalarımız önemli ölçüde zorlandılar” bilgisini veriyor.
ALT ÜRÜN GRUPLARI ve İHRACAT RAKAMLARI
Şanal, alt ürün grupları arasında tesisat sistem ve elemanlarının 2,76 milyar dolarlık ihracatla lider konumda olduğunu belirtiyor. Bu grubu sırasıyla; 1,38 milyar dolarla ısıtma sistemleri, 1,14 milyar dolarla soğutma sistemleri, 943 milyon dolarla havalandırma sistemleri, 713 milyon dolarla klima sistemleri ve 191 milyon dolarla yalıtım malzemeleri izliyor. Ayrıca, Türkiye’nin toplam ihracatının aynı dönemde 261,9 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini ifade ediyor. Şanal, iklimlendirme sektörünün genel ihracattan aldığı payın yüzde 3,2 olarak devam ettiğini kaydediyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE ENERJİ VERİMLİLİĞİ ÖN PLANDA
Şanal, enerji verimli ürünlere olan talebin arttığını vurgulayarak, Türkiye’nin coğrafi avantajları ve güçlü üretim altyapısıyla bu alanda öne çıktığını belirtiyor. “Üretim maliyetlerinde rekabetçi ve lojistik açıdan avantajlı olmamız sonucunda iklimlendirme sektörümüz, küresel pazarda varlığını korumaya devam etti” diyor. Temmuz ayında kamuoyuna sunulan “İklimlendirme Sektörel Sürdürülebilirlik Eylem Planı” hakkında konuşan Şanal, Avrupa’daki sürdürülebilirlik odaklı regülasyonların çevreci ürünlere olan talebi artırdığını ifade ediyor. Ayrıca, firmalara yönelik “Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması” eğitimleri düzenlendiğini belirtiyor.
MALİYET ARTIŞLARI VE ZORLUKLAR
2024 yılı için küresel enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar ve hammadde maliyetlerindeki artışların ihracatçılar için zorluklar yarattığını ifade eden Şanal, Avrupa’daki sıkı çevre regülasyonlarına uyum sürecinin ek maliyetlere yol açtığını ekliyor. Bu zorlukların 2025’te de sektörün yönelimlerini şekillendirmeye devam edeceğini vurguluyor. Şanal, “Paris İklim Anlaşması ve Avrupa’daki diğer çevresel düzenlemeler çerçevesinde düşük karbon salınımı hedefi, enerji verimliliği yüksek iklimlendirme ürünlerine talep artışı yarattı” diyor. Ayrıca, iç mekan hava kalitesini artıran ürünlere olan talebin de arttığını ifade ediyor.
GELECEK HEDEFLERİ VE STRATEJİLER
Sektörün 2025’te sürdürülebilir ve düşük emisyonlu ürünlere olan talep artışından yararlanmayı hedeflediğini söyleyen Şanal, AR-GE yatırımlarını bu alanda yoğunlaştırmayı planladıklarını dile getiriyor. “Sektörümüzün her yıl ihracat rakamlarını yüzde 8 büyütme yolunda çalışmalarımıza devam edeceğiz” şeklinde bir açıklamada bulunuyor. Elinde düzenlenecek ISK Sodex fuarının, 50’den fazla ülkeden alıcıyı getirmesi ve 700’den fazla B2B görüşme organize edilmesiyle sektörün küresel tanıtımına katkı sağlayacağını belirtiyor. Avrupa’nın yanı sıra Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Güneydoğu Asya ülkelerine ihracatı artırmak için çalışmalara devam edeceklerini ifade ediyor.
Şanal, “Türk iklimlendirme sektörünün gelecek yıllarda AR-GE faaliyetlerini artırması, enerji verimliliği yüksek, teknolojik olarak ileri ve çevreci yaklaşımlarla üretilen ürünlerini pazara sunması için sektörel gelişmeleri yakından takip etmek ve bu gelişmelerden sektör firmalarını haberdar etmek konusunda çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz” diyor. Ayrıca, “2024 sanayi için beklenenden zor bir yıl oldu” diyerek sözlerine devam ediyor. Önümüzdeki dönem için makroekonomik istikrar ve yapısal reformlarla ülke ekonomisinde toparlanma beklediğini belirten Şanal, “Zorlu geçen 2024’ün ardından 2025’in ikinci yarısında sanayide ve ekonomide normalleşme beklentimizi koruyoruz” şeklinde bir kapanış yapıyor.