LAHANANIN AİLESİ VE TARİHİ
Lahana, brokoli ve Brüksel lahanasıyla aynı turpgiller ailesine mensup bir sebze. Yapraklarındaki acımsılık, aslında onun umami lezzetini saklıyor. Doğru şekilde pişirildiğinde lezzeti zirve yapıyor ve bu nedenle Avrupa’dan Asya mutfağına kadar her yerde karşımıza çıkıyor. Eski Romalılar bile bu sebzenin acı-tatlı tadını beğeniyor ve takdir ediyormuş.
GEVŞEK YAPILI LAHANA SEÇİMİ
Günümüzde Avrupa’da beyaz lahananın en çok ekim alanı, Almanya’nın kuzeyinde bulunmasına rağmen, diğer tüm çeşitleri gibi aslen Akdeniz kökenli. Düşük kalorili ve lif bakımından zengin olan bu sebzeyi serin bir yerde uzun süre saklamak mümkün. Taze bir lahananın işareti; eşit renk ve hafif parlaklığa sahip olmasıdır. Yayvan, dış kenarlarından hafif şişkin bir elips şeklindeki lahanalar sarma için idealdir. Sımsıkı, top gibi olanlar ise kapuska ve salata gibi doğranarak hazırlanan yemekler için daha uygundur.
LAHANADA FERMANTASYONUN FAYDALARI
Beyaz lahana ile yapılacak sayısız tarif var ancak onun tadını çıkarmanın en bilinen yollarından biri turşusudur. Fermente edilmiş haliyle sağlığa faydası katlanarak artıyor ve tam bir sağlık deposu haline geliyor. Yumuşacık yapraklarıyla turşu hazırlamak oldukça kolaydır: Öncelikle dış yaprakları çıkarın, ardından lahanayı başından ikiye veya dörde bölün. Sapını ve yaprak damarlarını çıkardıktan sonra, ince şeritler halinde doğrayarak kavanoza sıkıca doldurun. Litre başına yaklaşık 2 yemek kaşığı kaya tuzu kullanarak hazırladığınız salamura suyunu ekleyip ağzını gevşekçe kapatın. Sıcak bir ortamda 4-5 günde lahananız turşu halini alıyor.