E-ticaret sektörü, haksız yere iade edilen kargoların getirdiği lojistik ve finansal yüklerle başa çıkmakta zorlanıyor. Firmalar, sipariş edilen ürünlerin iade edilmesine kısıtlama uygulanmasını talep ediyor. Türkiye’de hızla gelişen e-ticaret, tüketicilerin alışveriş davranışlarının değişmesiyle beraber bazı zorluklar meydana getiriyor. Bu zorlukların başında iade edilen kargoların oluşturduğu büyük finansal yük yer alıyor.
BEDEN UYUMSUZLUĞU EN BÜYÜK NEDEN
İade edilen ürünlerin lojistik ve iş gücü maliyetleri, firmalar için büyük bir sorun haline geliyor. Kargoların geri gönderilmesi ve iade edilen ürünlerin tekrar satılabilir hale getirilmesi maliyetleri arttırıyor. Yapılan araştırmalar, giyim sektöründe iade oranlarının oldukça yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Beden uyumsuzluğu ve tarz beğenmemek gibi nedenlerle iadeler artış göstermekte.
İADELER FİNANSAL YÜK OLUŞTURUYOR
E-ticaret firmaları, iadelerin lojistik ve envanter yönetimini daha verimli bir şekilde yapmaya çalışsa da birçok firma, bu sürecin finansal açıdan sürdürülemez olduğu düşüncesinde. İade edilen ürünlerin yeniden satılması için harcanan iş gücü ve zaman, önemli kayıplara yol açabiliyor.
İADE POLİTİKALARINDA KISITLAMALAR MÜŞTERİ İLİŞKİLERİNİ BOZABİLİR
Firmanın müşterilere sunduğu ücretsiz iade seçeneği, müşteri memnuniyetinin önemli bir parçası olarak değerlendiriliyor. Ancak artan iade oranları, firmaların maliyetlerini artırarak endişeler yaratıyor. Bazı e-ticaret firmaları, iade politikalarında kısıtlamalara gitmeyi düşünüyor ama bu durumun müşteri kaybına yol açabileceği belirtiliyor.
ÇEVRESEL ETKİLER ÖNE ÇIKIYOR
E-ticaret temsilcileri, yüksek iade oranlarının sadece lojistiği değil, çevresel etkileri de olumsuz yönde etkilediğini vurguluyor. İade edilen ürünlerin yeniden satılabilir hale getirilmesi için ambalajlarının zarar görmemesi ve ürünlerin orijinal koşullarıyla geri alınması gerektiği belirtiliyor. İade edilen ürünlerin genellikle daha düşük fiyatlarla satılması, karlılığı olumsuz etkiliyor.
ÜRÜN AÇIKLAMALARI ARTTIRILMALI
Sektör uzmanları, iadelerin azaltılması adına firmaların ürün açıklamalarını daha ayrıntılı hale getirmelerini, kaliteli görseller kullanmalarını ve müşterilere doğru beden ile özellik bilgileri sunmalarını öneriyor. Sonuç olarak, iade politikalarının hem tüketiciyi hem de satıcıyı tatmin edecek şekilde dengelenmesi gerektiği ifade ediliyor.
“GÜNLÜK ZARARIMIZ KARGODAN ON BİN LİRA”
Bir e-ticaret firmasının sahibi Tuğba Ulusan, “Bir kadın giyim markasıyız, ancak e-ticarette karşılaştığımız zorluklardan bahsetmek istiyorum. Günlük ortalama beş yüz bin kargo gönderiyoruz. Bu kargoların yaklaşık yüzde biri bize iade dönüyor. Bu da günlük on bin lira zarar demek.” dedi.
“İADELERDE GİDİŞ DÖNÜŞ TÜKETİCİ ÖDEYECEK”
Ulusan, birçok firmanın iade edilen kargolardan rahatsız olduğunu aktardı ve yaklaşık iki yıldır yürürlüğe girmesi beklenen “iadelerde gidiş dönüş tüketici ödeyecek” kanununu hatırlattı. Bu yasanın bir an önce yürürlüğe girmesi gerektiğini söyledi.
“BİRÇOK ÜRÜN İADE EDİLMEMELİ”
Ulusan, iadesiz ürünler arasında iç çamaşırı ve takının bulunduğunu belirtti. Ayrıca, giyim firmalarının abiyelerde iadelerin kaldırılmasını talep ettiklerini, zira çoğu zaman gönderilen abiye ürünlerin düğünlerde giyilip iade edildiğini söyledi. Bu durum, hem ürün hijyenine hem de ek maliyetlere yol açıyor.
“KARGO POŞETLERİ PARÇALANMIŞ GELİYOR”
Ulusan, iade kargolarının doğaya zarar verdiğini vurgulayarak, kutuların geri döndüğünde çoğu zaman parçalanmış halde olduğunu kaydetti. Kargo poşetlerinin de kullanılamaz hale geldiğini belirtti.
“İADE TARAFTARI DEĞİLİM”
Bir tüketici ise, iadeleri etik bulmadığını ifade ederek, “Beden ölçüleri veriliyor. İade taraftarı değilim. Nadir bir şekilde iade ederim.” dedi.