Türkiye’nin sayılı kuş cennetlerinden birisi olarak gösterilen ve 250’den fazla kuş türüne ev sahipliği yapan bölgede atık sular ve kuşların avcılar tarafından kafeslenerek satılması kuş türlerini tehdit ediyor. Çevre aktivistleri coğrafyanın önemliliğine dikkat çekerek, “Cenneti cehenneme çevirmeyelim” uyarısında bulunuyorlar.
Konuyla ilgili görüştüğümüz AB Sivil Düşün tarafından desteklenen çalışmada Çevre dernekleri ve aktivistlerde benzer tehditleri dile getirilerek yetkililerin önlem almasını istediler. Çevre aktivisti Metin Önal, Kırmıtlı Kuş Cenneti’ni besleyen Ceyhan Nehri’nin kimyasal, evsel ve biyolojik atık sularının tehdidi altında olduğunu aktarıyor. Bu suların arıtılmadan Ceyhan Nehrine bırakıldığını belediyeyi defalarca dile getirmelerine rağmen konuyla ilgili bir tedbir alınmadığını ileri süren Önal bu kirlenmenin bölgeye adını veren kuşlara diğer canlılara hatta insanlara büyük zarar vereceği uyarısında bulunuyor.
“250’DEN FAZLA KUŞ TÜRÜNE EV SAHİPLİĞİ YAPIYOR”
2004 yılında yapılan çalışmalar neticesinde bölge o zaman belediyelik olan Kırmıtlı Belediyesi tarafından Türkiye’nin sayılı kuş cennetlerinden Kastabala diğer adıyla Kırmıtlı Kuş Cenneti, alınan kararla korunması gereken “Mahalli Sulak Alan” ilan edilerek adı Kastabala Sulak Alanı oldu. Özellikle bölgenin adını yaptıkları çalışmalar ve festivallerle duyuran Kırmıtlı Eski Belediye Başkanı Ali Murtaza Doğan “Bu bölgeye çok büyük emekler verdik. 250 den fazla kuş türü tespit ettik. Kırmıtlı Kuş Cenneti’ne önemli kuş alanı statüsü kazandıran türlerden bazıları ise Gece Balıkçılı, Yalıçapkını, Alaca Yalıçapkını ve İzmir Yalıçapkını gibi kuşlardır. Bölge yalıçapkınlarının üç türünün bir arada bulunduğu ender alanlardandır” ifadelerini kullandı.
“BÖLGE BİR DÖNEM KADERİNE TERK EDİLDİ”
Yapılan çalışmalar sonrası bölgeye DOĞAKA desteğiyle kuş gözlem alanları, köprüler, banklar ve yürüyüş yolları ve çeşitli yapılar inşa edildi. Eski Belediye Başkanı Ali Murtaza Doğan, yaptıkları çalışmalara daha sonra sahip çıkılmadığını ve yapılan binaların ve köprünün çürümeye terk ediğini dile getiriyor.
Başta Osmaniye Dağcılık Kulübü (ODAK) ve Osmaniyeye Git Derneği olmak üzere bazı çevre gönüllüleri buranın korunması için mücadele etmeye başladı. Bölgenin korunması için imza kampanyaları düzenlendi. Bölgede çeşitli etkinlikler düzenlendi. ODAK Başkanı Avukat Muhammed Doğan bölgenin Osmaniye ve Türkiye Turizmi açısından çok önemli bir yer olduğunu belirterek “ Bölgeye dikkat etmek ve bir farkındalık oluşturmak amacıyla burada doğa yürüyüşleri yaptık. Buraya insanlar tarafından bırakılan çöpleri kulüp üyelerimizle topladık. Burada kamp yaptık. Bu sayede bir çevre duyarlılığı oluşturmaya çalıştık. Bu çabalarımız meyvelerini verdi ve kamuoyunun dikkatini çektik” diye konuştu.
“15 YILLIK MÜCADELE SONRASI BÖLGE KORUNMASI GEREKEN MAHALLİ SULAK ALAN İLAN EDİLDİ”
Öte yandan Kırmıtlı Kuş Cenneti’nin korunması için change org adlı sitede imza kampanyası düzenleyen Osmaniye Git Derneği Başkanı Figen Ant “Özellikle kuş ve kelebek popülasyonu açısından çok önemli bir bölge. Buraya geldiğimiz çok acı bir tablo vardı. Buranın korunması gereken bölge ilan edilmesi için imza kampanyası başlattıkları bu kampanyada 15 binden fazla imza topladıklarını ve bunu yetkili kurumlara teslim ettik. Bu çabalar sonrası bölge önce ava kapatıldı daha sonra ise korunması gereken sulak alan ilan edildi.” dedi.
“ATIK SULAR ARITILMADAN CEYHAN NEHRİNE BIRAKILIYOR”
Bölgeyi tehdit eden unsurların en başından Osmaniye’deki evsel ve sanayi atıklarının arıtılmadan Kırmıtlı Kuş Cenneti’ni besleyen Ceyhan nehrine bırakılması geliyor. Konuyla ilgili başta Osmaniye belediyesi başta olmak üzere birçok kurumu uyararak tedbir alınmasını istediklerini aktaran Çevre Aktivisti Metin Önal şöyle devam etti:
“İlimizde bir atık tesisi var ancak çalışmıyor. Yani atık sular arıtılmadan nehre bırakılıyor. Bu insanlık suçu bence. Nehrin kimyasal atıklarla kirlendiği korkusu yaşıyorum. Biz iyi bir şeyler yapmak istiyoruz. Kimseyle kavga etmek istemiyoruz. Zaten belediye meclisinde de başkan tesisin çalışmadığını kabul etmek zorunda kaldı. Hibe tesis geliyor. Dediler ancak aradan geçen 2. 5 yıllık sürede ne tesis çalıştırıldı ne de hibe tesis yapıldı. Ceyhan nehri kirletilmeye devam ediyor.”
Bu suyun yıllar önce içilebildiğini aktaran Önal “ Bırakın suyu içmeyi suya girdiğimizde vücudumuzda yaralar oluşuyor. Bunu nehrin civarındaki köylülerden dinledik. Bu kirlilik kuş türleri başta olmak üzere bir çok canlıya hatta insanlara zarar verecek. Tesisin mutlaka çalışır hale getirilmesi ve suların arıtılarak nehre bırakılması gerekiyor.“ dedi.
Doğa Fotoğrafçısı Belediye Eski Başkanı Ali Murtaza Doğan alanının kirlenmemesi gerektiğine dikkat çekerek “Buradaki kuşlar temiz su istiyor. Suların arıtılmadan bu nehre bırakılması bu canlıları tehdit ediyor. Bu uyun masmavi akması gerekiyor ancak kirlilik nedeniyle simsiyah akıyor” değerlendirmesinde bulundu.
ODAK Başkanı Avukat Muhammed Doğan’da Ceyhan Nehrine bırakılan atık sulara dikkat çekerek şunları söyledi:
“İlimizdeki atık suların arıtılmadan nehre bırakıldığı tespit edildi. Bu suyun arıtılarak Ceyhan nehrine bırakılması için Doğa ve Milli Parklar Müdürlüğü ve valilik çalışma yapıyor. DSİ görevlileri de bu çalışmaya katıldı. İlerleyen günlerde atık suların arıtılarak suya bırakılacağını düşünüyorum. Bizler de konunun takipçisi olacağız”
“KUŞLAR TUZAK KURULARAK AVLANIYOR”
Bölgede atık suların nehre bırakılması yanında kuş avcılığı da kuşları tehdit eden unsurların başında avcılık geliyor. Çevre Aktivisti İsmail Okan Güney kuşların tuzak kurularak yakalandığını bu yüzden kuşların yuvalarını daha ileriye yaptıklarını bu nedenle kuş cennetinin de kuş cennetliğinden çıktığına dikkat çekti.
Bunun önüne geçmesi için bekçi ya da polisiye tedbirleri ile korunması gerektiğini aktaran Güney “Bu avlananlar buranın önemli sulak alan olduğunu bilmiyor. Bu kişilerin bilinçlendirilmesi gerekiyor. Yasal müeyyideler artırılması gerekirse ağırlaştırılmalı” ifadelerini kullandı.
Çevre Aktivisti Güney “Bu coğrafyamız birer cennet sulak alandaki verimlilik ile ağaçlarımız bitki ve hayvan çeşitliliği artıyor burayı kirleterek biz burayı cehenneme çeviriyoruz” diyor.
Doğada en büyük sıkıntının insanların çevreyi kirletmesi olduğunu kaydeden ODAK Başkanı Muhammed Doğan” Bizim doğada tespit ettiğimiz insanların doğaya ağaçlara kuşlara canlılara zarar vermesi. Oraya pikniğe gidiyorlar evet gitsinler ancak çöplerini de orada bırakıyorlar” dedi.
Başkan Doğan sözlerini “Doğaya çöp değil ayak izlerinizi bırakın. Cenneti cehenneme çevirmeyelim” diyerek bitirdi.
“BÖLGENİN TURİZME KAZANDIRILMASI İÇİN İYİ BİR PLANLAMA YAPILMASI GEREKİYOR”
Doğa dostu Ali Murtaza Doğan bölgenin turizme kazandırılması için çalışmalar yapılması gerektiğini belirterek şöyle devam etti:
“Bölgenin nasıl yönetilmesi gerektiği ile ilgili planlama yapılması gerekiyor. İnsanları da tamamen buradan uzaklaştırmak doğru değil. İnsanların doğayı sahiplenmesi bölge halkının bulunduğu yere sahip çıkmasını sağlamamız gerekiyor. Bunun yolu da kampanyalar yapmak. Bölge halkının da burada ki zenginlikten faydalanması. Bölgenin “Mahalli Sulak Alan” ilan edilerek yasal statüye kavuşturulması çok önemli ancak bunun sürdürülmesi için hepimize görevler düşüyor. Ben ümitliyim. Çok yol kat ettik. Geldiğimiz noktada başardığımız için mutluyum. Burası ne kadar korunursa Ali Murtaza o kadar mutlu olacaktır”
SERKAN TALAN / OSMANİYE