Körü Körüne İnanç ve Tüketim Eleştirisi

İNANÇ VE PSIKOLOJİK ETKİLER

Ama ben sorgulamada eksik olduğumuzu düşünüyorum. Bunun yanında, körü körüne inancın her zaman bir bedeli olduğunu ve tarikat türü inanç biçimlerinin de tehlikeli olduğunu düşünüyorum. İnsanlar gerçek olmayan bir şeyi sürekli tekrar ettiklerinde oradan adeta yeni bir realite doğuyor. Tuhaf bir psikolojik durum bu ve bir kez bunu fark ettiğinizde birçok yerde karşınıza çıkıyor. Elde edilen bu fenomenlerin kendiliğinden ortaya çıkmadığını, biraz araştırıldığında arka planda iyi tasarlanmış pazarlama kampanyaları ve iyi kazanan insanlar, şirketler (hatta devletler) olduğunu fark ediyorsunuz. Gerçekten faydalı bir zihin egzersizi. Sudoku gibi ama daha fazlası.

MODERN UN VE SAĞLIK SORUNLARI

Burada açıklamaya başlamadan önce ‘modern buğday’, ‘modern un’, ‘katkılandırılmış un’ ve bu ürünlerden elde edilen yiyecekleri tamamen konu dışında bıraktığımı ve bunların maalesef pek çok sakıncalı olduğunu belirtmem gerekiyor. Gluteni tüm kronik hastalıkların nedeni olarak göstermek ise tamamen farklı bir konu. Bunun sekiz, on senelik bir geçmişi var ve muhtemelen bundan sekiz, on senelik bir ömrü daha var. Çünkü bu tez “fazla iddialı”. İnsanoğlunun 10.000 yıllık tarihine aykırı ve bu birikmiş bilgiye de zıt. Küçümseyici ve alaycı. “O iş öyle değil” demiş ve bunu oldukça güzel ispat etmiş milyonlarca insanımız var, hepsi yaşadı ve biz de yaşadık, şükür ki buradayız. Her şeyi bilen yeni nesle karşı duruşumuz da açık şekilde ortadadır.

PAZARLAMA STRATEJİLERİ

İstatistikler de belli. Bugünün modası, evet, ‘gluten free’. Yarın bambaşka bir besinin farklı bir doğal parçasına savaş açılacağı da kesin. Yeni tezler yazılabilir, yeni kitaplar basılabilir ve bu kitapların ne hikmetse dünyanın belirli toplumlarında ve tam da aynı anda ‘çok satanlar’ listesine tırmanması mümkün. İyi bir pazarlama bütçesi ve faydalı isimlerden oluşan bir kataloğu olan bu her şey çok kolay gerçekleşebilir. Bugün bir rüzgâr estirilir, yarın tamamen farklı bir rüzgâr estirilmektedir. Olay, bu tezleri ustaca kullanarak ve korkuları umursamazca pompalayarak ‘farklı’ bir gıda sektörü yaratmaktan ibaret. Gıdanın pahalanması, gramajın azalması ve gramaj başına kazanç ortalamasının korkunç biçimde artması hedefleniyor olabilir mi? Evet, bu hedefleniyor.

GELENEKSEL BESLENMEVE MODERN ÜRÜNLER

Glutensiz ve ketojenik, artı oleik asit ve Omega 3 ile güçlendirilmiş markalar bir anda cepte. Ninemiz ve dedemiz daha dün bu sağlıklı markalar olmadan gayet güzel yaşamayı başardı ama bugün “hayır” deniyor: “İlle bunu alacaksın, bunu yiyeceksin, çünkü glutensiz.” Peki bu neden? Çünkü öyle… Satın alıyorsun. Firmanın sahibi ise kendi sofrasına köy domatesi ve köy yumurtasından başkasını koymuyor. Tuhaf olan, bunu içten içe bildiğin. Peki maaşlar neden bu şahane protein barlarına gidiyor? İşte burada durup düşünmek lazım.

GIDA GÜVENLİĞİ VE ALGILAR

Zaman zaman (belirli dönemlerde ve aynı ağızlardan) topluma büyük tehlikeler hakkında uyarılar yapılır. Köy peynirinden zehirlenenler ortaya çıkabilir, bir anda. Köy sütünden ölen insanların haberleri gelirken, ‘hoop’ üç gün sonra beyaz önlüklü gıda mühendisleri ekranlarda beliriyor. Ellerinde ödüller, ürünlerinde mühürler, Mars’a roket gönderecek potansiyele sahip olan şirketler, AR-GE’ler, kontrol mekanizmaları ile hızla sahnede. Ancak bunları yemeyen, anası sokak sütçüsünden süt alan nesil fırsatları değerlendirip sağlıklı bir yaşam sürüyorlar. Oysa anlatıya göre bir haftaya kalmadan ölmesi gereken bu kişiler, adeta birer ayakta kalıyor. Kronik hastalıklar, kalıtsal hastalıklar gibi istatistiklerde bu grup pek fazla yer almıyor.

TEHLİKELİ ÜRÜNLERİN TANIMI

Bu konudaki fikirlerimi birkaç kez paylaştım, yine belirteceğim. Tehlikeli olan buğdayın kendisi değildir, yeni cinslerin ve belirli niyetler doğrultusunda şekillendirilmiş buğdayın tehlikeleri bulunuyor. Ayrıca bunların tarlada atılması gereken gübrelerinde ve ilaçlarında da tehlike söz konusu. Modern değirmenin granül yapısını bozması gibi durumlar da var. Ama asıl tehlike, unların paketlenmeden hemen önce içerisine karıştırılan katkı maddeleridir. Bu başlı başına büyük bir risk. Hamur karma makinelerine kötü yağlar ve çeşitli katkı maddeleri ile karıştırılarak “Al sana bu börek, işte poğaça, bu da ekmek” denildiğinde orada ciddi bir sorun vardır. İnsanların metabolik tepkimelerini anlıyorum ama bu demek değildir ki Kars’ta çocukken yediğim sac ekmeği ile günümüzün şikâyet edilen ekmeği aynı şeydir. İsmi aynı ama gerçekte tamamen farklı ürünler.

DEĞİŞİM VE TALEPLER

Değişen durumlar var mı? Var elbette. Gerçek bir değişim başlamıştır ve büyüyecektir. Talep artarken, bu arayışı yanıtlayacak firmaların sayısı da artacaktır. Yıllar önce, 2010-2011 civarında kavulcayı ilk diken ve mamul üretime sokan tek firmaydık. Şu an dev tesisler bile kavulcayı istiyor. Bu buğdaydan ürün üretiyorlar. Bu sürecin nasıl olacağını bilemem ama bu kesinlikle bir başlangıçtır. ‘Ne talep edilirse piyasa o yönde şekillenir’ gerçeğinin bir örneğidir. Doğru buğday. Anahtar kelime budur. Tabii ki doğru ölçüde kullanılıyor olmalı. Sağlıklı ve doğru buğdayı beslenmeden çıkarmak Çölyak hastaları dışında kimse için bir gereklilik olarak değerlendirilmiyor. Ama “o da buğday, bu da buğday” denklemi ciddi bir eksiklik barındırıyor. Çünkü bahsedilenler tamamen, her şeyiyle farklı iki ürün, iki mamul, aynı isimle raflara giriyor. Sorun burada.

ÖNEMLİ

Kartalkaya Otel Yangınında Dikkat Çeken Detay

Bolu'daki Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki 12 katlı otelde çıkan yangına müdahaleler sürerken, itfaiye raporundaki 'dikkatli davranalım' ifadesi endişeleri artırdı.

Tiner Patladı, İşçi Ağır Yaralandı

Balıkesir'in Bandırma ilçesinde, demir doğrama atölyesinde sobaya tiner ile ateş açmaya çalışan F.D. (26), tiner bidonunun patlaması sonucu ağır yaralandı.

Daha Fazlası!