Kraliyet aileleri, birçok kişinin gözünde peri masallarının veya tarih kitaplarının sayfalarına düşmesine rağmen, yönettikleri ülkelerde ikamet etmeyenler de dahil olmak üzere milyonların ilgisini çekmeye devam ediyor. Bazıları bunların geçmiş bir dönemin kalıntıları olduğunu iddia etse de, nüfusun varlıklarının devam etmesini isteyen önemli bir kesimi var.
Birçoğu, kraliyet ailelerinin ülkelerinin tanıtımına katkıda bulunduğuna ve turizm için gayri resmi elçiler olarak hareket ettiğine inanıyor. Dahası, daha geniş bir izleyici kitlesine, hayatın duvar halısındaki renkli karakterleri temsil ediyorlar. Kıyafetleri, yaşam tarzları ve onları çevreleyen olaylar, özellikle dedikodular, ünlülerin kültürü alanındaki figürlere benzer şekilde milyonlarca kişi tarafından eğlence olarak algılanıyor.
Günümüz çağında, Hollywood ünlülerine benzeyen kraliyet ailelerinin bazı üyeleri yakından takip edilmektedir. Son zamanlarda İngiliz kraliyet ailesine ve kayıp Düşes Kate Middleton’a dikkat çekilmesine rağmen, normal şartlar altında onu gölgede bırakacak başka bir figür daha var.
Kral Felipe ve Kraliçe Letizia’nın en büyük kızı Prenses Leonor, İspanya’nın gelecekteki kraliçesi olarak dikkat çekti. Geçen Ekim ayında 18 yaşına giren kadın, şu anda babasının bir zamanlar aldığı eğitimin aynısını alarak askerlik hizmetini yerine getiriyor. Zamanı geldiğinde ülkesinin tahtına çıkacak.
Dünya geliştikçe, kraliyet ailelerine olan hayranlık da artıyor. Bazıları onları geçmişin kalıntıları olarak görürken, diğerleri onları geleneğin ve sürekliliğin sembolleri olarak görüyor. Kişinin bakış açısı ne olursa olsun, etkileri ve cazibeleri azalmadan kalır ve dünyanın dört bir yanındaki izleyicileri büyüler.