MAKRON’UN YARGI VURGUSU
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, haftalık Bakanlar Kurulu toplantısında hükümet sözcüsü Sophie Primas’ın dile getirdiği üç ana noktaya vurgu yaptı. Politico’nun aktardığına göre bu noktalar, “yargının bağımsızlığı”, “yargıçlara yönelik tehditlerin kabul edilemezliği” ve “hukukun herkes için eşit şekilde işlemesi” şeklinde sıralandı. Toplantıda bulunanlar, Macron’un yargı makamlarının bağımsızlığına dair önemli açıklamalar yaptığını, yargıçların korunması gerektiğini ve mahkeme kararlarına saygı gösterilmesi gerektiğini ifade ettiğini belirtti. Ayrıca, herkesin temyiz hakkına sahip olduğunu da vurguladı.
LE PEN DAVASI VE SUÇLAMALAR
Marine Le Pen’in Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekili olduğu dönemde, hayali danışmanlık hizmetleri karşılığında iki kişiye AP fonlarıyla maaş ödediği iddiaları gündeme geldi. Bu suçlamalar, 2004-2016 yılları arasında eski Ulusal Cephe Partisi mensuplarının “hayali istihdam” oluşturduğu gerekçesiyle 2015’te başlatılan soruşturmanın bir parçasını oluşturuyor. Paris savcılığı, Le Pen, babası Jean-Marie Le Pen, Louis Aliot ve Bruno Gollnisch dahil 27 parti üyesinin AB fonlarını kötüye kullandığı ve bu durumu gizlediği iddiasıyla dava açılmasını talep etti.
DAVA SÜRECİ VE SONUCU
Dava, Eylül 2024’te Paris Ceza Mahkemesi’nde başlayacak. Mahkeme, 31 Mart 2025’te Le Pen’i suçlu buldu ve 5 yıl siyasi yasak, 4 yıl hapis (2 yılı ertelenmiş, 2 yılı ise elektronik kelepçe ile gözetim altında) ve 100 bin euro para cezası verildi. Bu karar, Le Pen’in hapse girmeyeceği anlamına gelirken, avukatları temyiz yoluna gideceklerini açıkladı.
TEMYİZ SÜRECİ VE GELECEK SEÇİMLER
Verilen ceza, Le Pen’in 2027 cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılımını tehlikeye atıyor. Temyiz süreci, aşırı sağcı liderin siyasi geleceğini belirleyen kritik bir aşama olabiliyor. Fransa’da yargının bu kararı, hem Le Pen’in Ulusal Birlik Partisi’ni hem de ülkenin siyasi dengelerini ciddi şekilde etkileyen önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.