ASIRLAR SONRA KEŞFEDİLEN TABLO
Ancak asırlar sonra, 2011 yılında keşfedilen bir tablo, sanat dünyasında sadece şaşkınlık yaratmakla kalmamış, koleksiyonerler arasında uluslararası bir entrika kaynağı olmuştur. “Salvator Mundi” isimli bu eser, bugüne kadarki en yüksek fiyata satılan sanat eseri özelliğini taşıyor ve tanıtımının ardından gizemli bir şekilde ortadan kaybolmuştur. Leonardo da Vinci’ye ait olduğu iddia edilen bu tabloyu ilgiyle okuyacağınızı düşünüyorum. Yıllarca kıyıda köşede kaldıktan sonra bulunup tanınmış müzayede evlerinde ve eksperler tarafından değerlendirilen eserlerden sadece ikisi genel kabul görmüştür. Bunlardan biri, 1909 yılında Leonardo da Vinci eseri olarak tasdiklenen ve St. Petersburg’daki Hermitage Müzesi’nde bulunan “Benois Madonna” tablosu, diğeri ise “Dünyanın Kurtarıcısı – Salvator Mundi”dır. Bu tablo, 2017 yılında Londra’daki ünlü müzayede salonu Christie’s tarafından satışa çıkarıldığında, Leonardo’nun son eseri olarak tanıtılmıştı. 2011 yılında orijinal Da Vinci eserleri arasına giren ve sol elinde kristal bir küre tutarken sağ eliyle kutsama işareti yapan İsa figürünü gösteren bu tablo, 1500’lü yılların başında popülerken zamanla unutulmuştur. Leonardo’nun öğrencisi ve evlatlığı Salai’ın mal varlığı dökümünde “Babamız Suretinde İsa” olarak anılsa da, İngiltere kralı II. Charles’tan Buckingham Dükü’nün oğluna geçiş yapmış ve 1763’te satıldığında izine rastlanamaz.
TABLOUNUN YENİDEN BULUNMASI
İngiltere’de sıradan bir Britanyalı koleksiyoner, 1900 yılında bu tablonun Leonardo’ya ait olduğunu bilmeden yeniden bulur. Daha sonra koleksiyonerin mirasçıları tarafından 1958’de açık artırmaya çıkarılır ve 100 dolara satılır. Tablonun dikkat çekici bir şekilde yeniden ortaya çıkışı ise 2005 yılında New Orleans’da gerçekleşen müzayedede olur. Eser bu kez New Yorklu iki sanat simsarına 1.175 dolara satılır. Simsarlar tabloyu restore etmesi için saygın bir uzman olan Modestini’ye götürürler. Modestini, İsa’nın başparmağının altındaki üzeri boyanmış bölümlerin ayrıntılarına dikkat çekerek tablonun gerçek bir Leonardo eseri olduğunu savunur. Tablo daha sonra pek çok ünlü uzman tarafından incelenir ve orijinal Leonardo olduğuna dair ortak bir karar alınır. 2011 yılında Londra National Gallery’de sergilenmesi, tablonun meşruiyet kazanmasında büyük bir adım olmuştur. İki yıl sonra, 2013’te sanat konsorsiyumu tablonun İsviçreli sanat simsarı Yves Bouvier’e 83 milyon dolara satılmasını sağlar. O dönem çıkan spekülasyonlara göre Bouvier, tabloyu bir Rus oligark için almıştır. Bouvier bunu yalanlasa da, iki gün sonra tabloyu Dmitri Rybolovlev’e tam 127,5 milyon dolara satar.
MÜZADEDEKİ REKOR
Bouvier, bu işlemi ‘ucuza alır, pahalıya satarsınız. Her zamanki iş’ olarak tanımlar. İsviçre yetkilileri Bouvier hakkında soruşturma açsa da sonuç alamazlar. Tablonun, Christie’s Müzayede Salonu’nda 17 Kasım 2017 tarihinde satışı, bir gösteri gibi gerçekleşir. Açık artırma öncesi izleyicilerin yüzlerindeki heyecan dolu ifadeleri gösteren bir tanıtım videosu yayınlanır. Açık artırma yaklaşık 20 dakika sürer. Bu süre zarfında tekliflerin hızla yükselmesiyle birlikte Leonardo da Vinci’nin Salvator Mundi adlı tablosu müzayedede o tarihe kadar satılan en pahalı sanat eseri olma rekorunu kırar. Müzayede görüntülerinde, açıktan teklifin 400 milyon dolara ulaştığında ‘sattım’ denilerek oturum sonlandırılır. 10 milyon dolarlık açılıştan 1.33 dakika içerisinde teklif 266 milyon dolara ulaşır. Satışın sonunda herkesin aklındaki soru, bu teklifi verenin kim olduğu olur. Alıcının, Louvre Müzesi’nden olması ve eseri Mona Lisa ile aynı odada sergilemek istemesi düşünülmüştür. Ancak alıcının kimliği, New York Times tarafından Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Salman olduğu açıklandığında, sanat dünyasında büyük şaşkınlık yaratır. New York Times ayrıca, Louvre Müzesi’nin tablonun Mona Lisa ile aynı yere asılmasını istemesine rağmen bin Salman tarafından bu talebin reddedildiğini de bildirir.
TABLO YENİDEN KAYIP OLDU MU?
Bu tabloyu edinerek Suudi Arabistan’ın imajını parlatmaya çalışan Muhammed bin Salman, eserin yeni bir müze açılışında yer alacağı düşüncesindeydi. Ancak tablo, o günden sonra bir daha gün yüzüne çıkmadı. Sanat dünyasında bunun cevabını bilen yok. Öte yandan 25 Ağustos 2024 tarihli TGRT Haber’in verdiği habere göre, tablo Cenevre’de bulundu. Haberde, “Dünyanın en pahalı ‘kayıp’ tablosu bulundu! Prens Salman 2030 yılı için saklıyor.” şeklinde bilgiler yer alıyor. Tablo, uzun zamandır nerede olduğu bilinmeyen eserler arasında bulunmuş ve İsviçre’de gümrüksüz bir depoda ortaya çıkmıştır. Akademisyen Bernard Haykel, Prens Salman’ın müzenin tamamlanmasını bekleyerek bu tablonun sergilenmesini planladığını belirtiyor. Bu sanat eseri ile ilgili ortaya çıkan birçok farklı hikaye, uluslararası bir entrika ve gizem perdesine dönüştü.