UZAY YOLCULUĞUNDA YENİ DÖNEM
Uzay seyahatlerinde karşılaşılan en büyük engellerden biri, uzun menzilli yolculuklar için gereken zaman. Ancak, Ad Astra Rocket Company ile Space Nuclear Power Corporation (SpaceNukes) arasındaki yeni ortaklık bu sorunu aşmayı amaçlıyor. İki şirket, nükleer-elektrikli roket tahriki geliştirmek için güçlerini birleştirdi. Bu teknoloji, Mars’a gidiş-dönüş sürelerini birkaç aya indirme potansiyeline sahip.
VASIMR VE KILOPOWER İŞ BİRLİĞİ
Ad Astra, son derece verimli bir elektrikli tahrik sistemi olan Değişken Spesifik Darbeli Manyetoplazma Roketi (VASIMR) üzerinde 20 yılı aşkın süredir çalışmalarını sürdürüyor. VASIMR, iticiyi iyonize etmek ve hızlandırmak için güçlü elektromanyetik alanlar kullanarak yüksek hızlı plazma egzozu oluşturuyor. Geleneksel kimyasal roketlere göre çok daha fazla yakıt verimliliği sunan bu sistem, maksimum itme ve verimliliğine ulaşmak için 100 kilowatt’tan fazla elektrik gücüne ihtiyaç duyuyor. Bu ihtiyaç, güneş panelleri veya radyoizotop termoelektrik jeneratörleri gibi mevcut uzay güç sistemleriyle sağlama açısından zor bir durum yaratıyor. Bu aşamada SpaceNukes devreye giriyor ve Kilopower adını verdiği nükleer fisyon reaktörünü geliştirdi. Bu reaktör, kesintisiz olarak 10 kilowatt’a kadar elektrik üretebiliyor ve bu üretim en az on yıl boyunca sürebiliyor.
İKİ ŞİRKET GÜÇ BİRLİĞİ YAPIYOR
Ad Astra ve SpaceNukes arasındaki yeni ortaklık çerçevesinde, SpaceNukes’un nükleer teknolojisi Ad Astra’nın VASIMR tahrik sistemiyle birleştirilecek. Bu entegrasyon, verimlilik ve itme gücü arasında en uygun dengeyi sağlama amacını taşıyor.
MARSLI GİDİŞ-DÖNÜŞ SÜRELERİ KISALIYOR
Geliştirilen bu yeni tahrik sistemi, gelecekteki robotik ve insanlı keşif görevlerinin geçiş sürelerini önemli ölçüde azaltabilir. SpaceNukes, Mars’a gidiş-dönüş yolculuklarının mevcut bir yıldan uzun zaman dilimi yerine yalnızca birkaç ay sürebileceğini öne sürüyor. Ancak, ortaklık şu an planlamanın başlangıç aşamalarında ve kesin zaman çizelgeleri henüz belirlenmiş değil. Hedef, 2020’lerin sonuna doğru bir yörünge gösterisi gerçekleştirmek ve 2030’larda ticarileştirme sürecine girmek.