ALATA BAHÇE KÜLTÜRLERİ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ’NDE YENİ ÇEŞİTLER GELİŞTİRİLDİ
Mersin’in Erdemli ilçesinde bulunan Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü’nde gerçekleştirilen araştırmalarda toplamda 2 mandarin (mandalina) ve 4 muz çeşidi olmak üzere 6 yeni çeşit tescil edildi. Bu 6 çeşidin tescil sürecinin ardından, biri keçiboynuzu olmak üzere 4 çeşit için de tescil çalışmaları yürütülüyor. Mersin, Türkiye’nin yaş meyve ve sebze üretim merkezlerinden biri olarak, turunçgil ve muz gibi farklı türlerin kaliteli ürün yetiştirme faaliyetlerine ev sahipliği yapmaya devam ediyor.
MANDALİNA VE MUZ ÜZERİNDE AR-GE ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’ne bağlı olan Erdemli Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, mandalina ve muz üzerine yürütülen uzun süreli Ar-Ge çalışmalarıyla yeni çeşitler geliştiriyor. Mart ayına kadar ağaçta kalabilen Alarin ismi verilen mandalina ile, ocak ayında hasat edilen ve kalitesi ihracata uygun olan çekirdeksiz tür Aladen isimli iki yeni mandalina türü tescil edildi. Muzda ise, Baba Baysal, Alata Barışı, Poyraz 46 ve Şeker Filiz adlı çeşitler tescil aldı.
VALİ PEHLİVAN’DAN ÖNEMLİ AÇIKLAMALAR
Enstitüde yapılan toplantıda yeni çeşitleri tanıtıp hasadını Vali Ali Hamza Pehlivan gerçekleştirdi. Vali Pehlivan, “6 ürünün bütün işlemleri tamamlandı, tescili gerçekleştirildi” diyerek, bu 6 ürünün 2’sinin mandalina, 4’ünün de muz çeşidi olduğunu aktardı. Ayrıca, çalışmaları süren biri keçiboynuzu ve 3’ü mandarin olmak üzere toplam 10 çeşit üzerinde değerlendirme toplantısı yaptıklarını belirtti. “Bugün itibarıyla tarım sektörüne kazandırılmış oldu. Bu gerçekten önemli bir gelişme,” şeklinde konuştu.
ÜRETİM HACMİNDE ARTILAR VE KALİTEYİ ARTIRMAK HEDEFİ
Vali Pehlivan, yeni geliştirilen muz ve mandalinanın hasadını gerçekleştirdiklerini vurgulayarak, “Bütün denemeler yapıldı, bütün testlerden geçti. Hem de alanda dayanıklılık ve sürdürülebilirlikle ilgili bilimsel araştırmalar yapıldı. Bugün itibarıyla literatüre kazandırılmış oldu” dedi. Enstitünün ürün geliştirme çalışmalarının amacının, hem raf ömrü uzun hem de zararlılara karşı dirençli çeşitler üretmek olduğunu belirten Pehlivan, “Bu yeni türleri tercih edenler hem üretim hacminde artış elde edecekler hem de daha kaliteli bir ürün alacaklar. Bunun çiftçilerimize ve üreticilerimize olumlu yansıyacağına inanıyoruz,” ifadelerini kullandı.