AMERİKA’DA YAPILAN ARAŞTIRMA SONUÇLARI
Amerika’da gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, ortalama bir ofis masası 6,45 santimetrekare başına 5 bin 15 bakteri taşırken, ortalama bir ofis telefonu ise yaklaşık 6 bin bakteri barındırıyor. Bu veriler, ortalama bir klozetteki bakteri sayısından 400 kat daha fazla bakterinin tüm gün elimizde bulunduğunu gösteriyor. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Dilek Leyla Mamçu, çalışma ortamlarının temiz olmasının bulaşıcı hastalıkların önlenmesi açısından kritik olduğunu belirtiyor. “Kapı kolu, musluklar, elektrik düğmeleri gibi birçok kişinin temas ettiği yüzeylerin yanı sıra masa, telefon ve diğer ofis malzemelerinin de temiz ve dezenfekte edilmiş olması son derece önemlidir” diyor.
ÇALIŞMA ALANINIZI TEMİZ TUTUN
Dr. Dilek Leyla Mamçu, çalışma alanlarının düzenli olarak temizlenmesinin odaklanmaya, daha verimli olmaya ve çalışanların kendilerini daha iyi hissetmelerine yardımcı olduğunu vurguluyor. “Bilindiği gibi hastalık etkeni olan mikroorganizmalar, öksürme, hapşırma, konuşma sırasında havaya karışıp oradan da ortamdaki yüzeylere bulaşabiliyor.” açıklamasında bulunan Mamçu, tuvalet sonrası ellerin iyi yıkanmaması ya da kirli yüzeylere temas yoluyla bakteri ve virüslerin yayılabileceğini ifade ediyor. “Bulaşıcı hastalıklar, bakteri ve virüslerin deri, burun veya ağız yoluyla vücuda girmesiyle oluşuyor” şeklinde ekliyor.
OFİS TEMİZLİĞİNDE ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Sağlıklı ofis alışkanlıkları geliştirmek için çalışma alanlarının temizliğinin hayati olduğunu belirten Dr. Dilek Leyla Mamçu, bu konuda şu önerilerde bulunuyor: “Günün başında çalışma alanınızı dezenfekte edin. Tüm yüzeyi silmek için masanızdaki tüm eşyaları kaldırın. Yüzeyin düzgün bir şekilde dezenfekte edilmesi için 3-5 dakika ıslak kaldığından emin olun. Kişisel anahtar ve kartlarınızı dezenfekte edin. Her iş gününün sonunda masanın iyice temizlenmesi için gereksiz hatıra eşyalarını veya kişisel eşyaları kaldırın.” Temizlik için tek kullanımlık eldivenlerin tercih edilmesi ve dezenfeksiyondan hemen sonra atılması gerektiğini de belirtiyor.
ÖNEMLİ YÜZEYLERİ UNUTMAYIN
İş yerinde kullanılan kahve fincanları veya tekrar kullanılabilir su şişelerinin günlük olarak sıvı bulaşık deterjanı ve sıcak suyla yıkanması gerektiğini belirten Dr. Mamçu, masalar, telefon alıcıları, klavyeler, uzaktan kumandalar ve dokunmatik ekranlar gibi sıkça temas edilen yüzeylerin de günlük olarak temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi gerektiğini vurguluyor. “Zımba, bant dağıtıcı, makas ve kalem gibi öğeleri temizlemek için dezenfektan mendiller kullanın ve tüm taraflarını sildiğinizden emin olun. Kolay erişilemeyen alanları görmezden gelmeyin. Örneğin, fotoğraf çerçevelerinin altlarını silmek için kaldırılmasını sağlayın. Ellerinizi sık sık sabun ve ılık suyla en az 20 saniye yıkayın” diyor.
DEZENFEKTAN KULLANIMINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
Temizliğin yüzeylerden mikropları ve kiri temizlediğini hatırlatan Dr. Dilek Leyla Mamçu, yüzeyleri temizlemek için sabun ve su kullanmanın önemine dikkat çekiyor. Bu işlemin her zaman mikropları öldürmediğini ancak sayılarını azalttığını belirtiyor. “Yüzeyleri dezenfekte etmeden önce temizlemeniz önerilir” diyen Mamçu, dezenfekte etme işleminin ise yüzeylerdeki mikropları öldürdüğünü ifade ediyor. “Dezenfektan kimyasalları, sabundan daha güçlüdür ancak görünür şekilde kirli yüzeyleri temizlemez. Mikropları öldürmek, enfeksiyon riskini azaltır. Dezenfektanların etkili olabilmesi için genellikle 3 ila 5 dakika yüzeyde kalması gerekir” şeklinde açıklamalarını sonlandırıyor.