Papa Francis Hayatını Kaybetti
Katolik Kilisesi’nin 266. lideri Papa Francis, 88 yaşında yaşamını yitirdi. Son dönemlerde artan sağlık sorunları nedeni ile tedavi gören Papa, zatürreye bağlı komplikasyonlar nedeniyle Roma’daki Gemelli Hastanesi’nde hayatını kaybetti. Papa Francis, modern zamanların en sıra dışı ve reformcu papalarından biri olarak hafızalarda kalacak.
İLKLERİ TEMSİL EDEN BİR PAPA
Doğum adı Jorge Mario Bergoglio olan Papa, 2013 yılında papalığa seçildiğinde birçok ilki temsil etti. Arjantin kökenli olan Bergoglio, hem Güney Amerika’dan gelen ilk papa, hem de Cizvit tarikatından gelen ilk papaydı. Yoksulluk, eşitlik ve mütevazılık temalarını vurgulayarak daha kapsayıcı bir Katolik Kilisesi vizyonu sundu. Gençliğinde kimya mühendisliği eğitimi alan Bergoglio, geçici işlerde çalışmış ve bir dönem Buenos Aires’teki bir gece kulübünde fedai olarak görev yapmıştır.
KİŞİSEL HAYATI VE KARIYERİ
Playboy dergisi, Papa’nın gençliğinde geçimini sağlamak için gece kulübünde çalıştığını belirtiyor. Dergide, “Papalar da tacıyla dünyaya gelmiyor” ifadesine yer verilerek, Papa’nın bu mesleğinden gurur duyduğu ve dostlarıyla paylaştığı ifade ediliyor. Katolik Roma Kilisesi ve Vatikan Gazetesi ‘L’Osservatore’, Papa’nın gece kulübündeki kariyerini doğruladı. Haberde, Papa’nın kariyerine 1958 yılına kadar kimya teknisyeni olarak devam ettiği de vurgulandı. 1958 yılından itibaren İsa Derneği olarak bilinen Cizvit tarikatına katıldığı belirtilmektedir. Ayrıca, papalık saraylarında yaşamayı reddederek, Vatikan’daki bir misafirhanede kalmayı tercih ettiği ve lüks otomobiller yerine mütevazı araçları benimsediği biliniyor.
CAZİBEYİ ÇEKEN REFORMLAR
Papa Francis, geleneksel kilise kurallarına meydan okuyan birçok karar aldı. LGBTQ+ bireyler hakkında “Ben kimim ki yargılayayım?” ifadesi dünya çapında yankı uyandırdı. Boşanmış bireylerin komünyon almasına olanak veren yaklaşımı, muhafazakâr Katolikler arasında tartışmalara yol açtı. 2015 yılında yayımladığı “Laudato Si” adlı çevre bildirisi ile iklim krizine acil eylem çağrısında bulundu. Ayrıca, Vatikan’daki mali yolsuzluklara karşı şeffaflık politikaları uyguladı. Göçmenlere destek vererek, Avrupa’daki mülteci krizine ahlaki bir bakış açısı getirdi. Kadınların kilise hiyerarşisindeki yeri üzerine düşünmeye çağıran Papa, kadın diyakozluk konusunda araştırma komisyonları kurdu. Bu adım, uzun süredir tartışılan “kadın rahip” meselesine dolaylı olarak yeni bir perspektif sundu.
Papa Francis, hem sevgisi hem de eleştirileri ile anılan bir figürdü. Reformları bazı kesimlerce devrim niteliğinde görülürken, gelenekçi çevreler tarafından tepkiyle karşılandı. Ancak, kuşkusuz Katolik Kilisesi’ni daha çağdaş meselelere açık, daha insani bir yöne çekme çabaları ile hatırlanacak.