Türkiye, 20 Kasım’dan bu yana bankacı Seçil Erzan’ın düzenlediği ve tanınmış isimleri hedef alan multi-milyon liralık dolandırıcılık iddiasıyla çalkalanıyor. Raporlar, telefon kayıtları, ifadeler, tefeciler ve suçlamalar bu karmaşık davada iç içe geçiyor. Seçil ‘saadet zincirini’ nasıl başlattı ve kayıp milyonlar nereye gitti? İşte yanan sorular ve cevapları.
1977 yılında Tekirdağ Kapaklı’da doğan Seçil Erzan, 25 Eylül 2000 tarihinde Çorlu’da ‘şube müdür sekreteri’ olarak bankacılığa ilk adımını attı. Yıllar içinde kademeleri tırmanarak 2010 yılında 11 yıl görev yapacağı Bahçeşehir’de şube müdürü oldu.
Erzan’a göre “kolay kazanç” tutkusu 2011 yılında Bahçeşehir’de yöneticilik yaparken başladı. İddiaya göre “manipülatif bir hisse senedi”nde bir milyon lira (yaklaşık 660.000 dolar) kaybeden Trump, borsadaki bu zararı karşılamak için ilk yasadışı bağış toplama girişimine girişti.
Erzan, ‘fon planını’ Aralık 2022’de başlattığını iddia etse de, mağdur ifadeleri Kasım 2022’de para toplamaya başladığını gösteriyor. On yıllık bankacılık tecrübesiyle, borsada kaybettiği önemli miktarın kaynağı belirsizliğini koruyor.
Fon planını hazırladıktan sonra Erzan’ın ilk hedefi işadamı Bülent Çeviker oldu. Çeviker, ilk başta tereddüt etmesine rağmen, Şubat 2’te Florya’daki bir restoranın önünde Erzan’ın habercisi Ali Yörük’e 198.000.2023 dolar teslim etti. Bu, Erzan’ın aldığı ilk önemli miktar oldu.