YATIRIM FİNANSMAN’IN 2025 YILI STRATEJİ RAPORU AÇIKLANDI
Yatırım Finansman, bugün yayımladığı strateji raporunda 2025 yılı BIST100 tahminini duyurdu. Raporda belirtilen detaylar şöyle: “2025 Ekonomik Görünümü: Kara Göründü.” Küresel tema, tek kelimeyle “ayrışma” olarak özetleniyor. 2025 yılı, ilk bakışta büyümenin devam edeceği, enflasyonun görece ılımlı seyredeceği ve faiz indirimlerinin süreceği bir yıl gibi görünse de, tablo yakından incelendiğinde daha farklı bir görünüm ortaya çıkıyor. Yıla dair yapılacak tüm analizler, Trump’ın uygulayacağı politikalara bağlı görünüyor. 2023 yılının ortalarından itibaren izlenen rasyonel ve öngörülebilir politikalar, fiyat ve finansal istikrar açısından Türkiye ekonomisinin doğru bir rotaya oturmasına yardımcı olsa da, süreç “Kara Görünüm” başlığı ile özetleniyor. Çünkü limana ulaşmak için hâlâ kayda değer bir mesafe bulunduğu ve bu süreçte rüzgârın ya da akıntının yönünün kestirilmesinin oldukça zor olduğu belirtiliyor. 1Y25’in daha zorlu, 2Y25’in ise toparlanmanın hissedilmeye başlandığı bir dönem olacağı düşünülüyor. Türkiye için 2025 yılı temel makro tahminleri ise; %3,2 büyüme, %28,7 yıl sonu enflasyon, %29,50 yıl sonu politika faizi ve 43,68 yıl sonu USD/TL kuru olarak ifade ediliyor.
2024 YILI BİST DEĞERLENDİRMESİ
Borsa İstanbul hisseleri, geçen yılın ilk yarısında pozitif eğilimini sürdürse de ikinci yarıda kötü bir performans sergiledi ve 2024 yılını %32 kazançla tamamladı. BIST100 Endeksi’nin performansı, üst üste iki yıl enflasyon oranının gerisinde kalmış durumda. Finans sektörü, para politikasındaki normalleşme sayesinde endeksten daha iyi bir performans göstermeye devam ediyor. Piyasa döngüsündeki ayrışmanın bir diğer sebebi ise enflasyon muhasebesi uygulaması oldu. Enflasyon muhasebesi uygulamayan şirketlerin 2024 yılı medyan getirisi %68 olurken, enflasyon muhasebesi ile bilanço açıklayan şirketlerin medyan getirisi %19’da kaldı.
2025 YILI BİST GÖRÜNÜMÜ
Düşen faiz oranları, tarihsel olarak hisse senedi piyasasında güçlü yükselişlere yol açmıştır. Enflasyondaki düşüşle birlikte, TCMB’nin faiz oranlarını düşürmeye devam edeceğini ve BIST100’ün 2025 sonuna kadar 15 bin seviyesine ulaşacağını tahmin ediliyor. Kar beklentilerinin 2025 yılı için temkinli olduğu; ancak daha düşük finansman maliyetleri ve talep koşullarında beklenen toparlanma sayesinde 2026’ya doğru yeni bir büyüme döngüsünün başlayabileceği düşünülüyor. Ayrıca, faiz oranları düştükçe hisse senetlerinin değerleme çarpanlarının yukarı çıkabileceği düşünülüyor. Yerli yatırımcıların, son bir yılda büyük hacimde sermaye stokladığı para piyasası fonlarından hisse yoğun fonlara tekrar geçiş yapması ve yabancı yatırımcıların Türk varlıklarına olan ilgisinin artmasıyla birlikte hisse senetlerine giriş potansiyelinin devam edeceği öngörülüyor. Bu bağlamda, 2025 yılına olumlu bakılan bir ortamda bulunuluyor. Ayrıca, jeopolitik gelişmelerin (Suriye ve Ukrayna’da barış, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin iyileşmesi beklentisi) Türkiye piyasalarını risk unsuru olarak yormadığı belirtiliyor. Bankalar, TL kredi ve mevduat vadeleri arasındaki vade farkı nedeniyle faiz indirimlerinden en çok yararlanacak sektörlerden biri olacak. Enflasyondaki düşüş ile kredi-mevduat makasının bankaların gelir tablolarına önemli bir katkı yapması bekleniyor.
BANKA DIŞI ŞİRKETLERİN GÖRÜNÜMÜ
Yurt içi satış hacimlerinin 2024’ün ikinci yarısından itibaren güçlü bir şekilde artmasıyla, 2025 yılında koşulların 2024’e kıyasla daha olumlu olması bekleniyor.